Kürt Gözüyle Yılmaz Güney
Mahmut Baksi
Zel Yayınları
1994
Sunuş
Kürt Gazeteci ve yazarı Mahmut Baksi bu çalışmasında, Yılmaz Güney'in cezaevinden firar edip Avrupa'ya yerleşmesinden, ölümüne kadarki süreci esas yanlan ile anlatmaktadır. Çalışma bir anlamda belgesel niteliğine sahiptir. Çünkü bizzat Yılmaz Güneyle süreci paylaşmış insanların anlatıları söz konusudur.Yılmaz Güney gerçekten çok yönlü, üretken, azimli bir kişiliğe sahipti. Bunu ölümünden sonra yaşanılan tartışmalardan da anlamak mümkün. O, tutarlı bir devrimci-sosyalistti. Bu konu hiç bir tartışma götürmeyecek bir şekilde dostu ve düşmanı tarafından kabul edilmektedir. Tartışma konusu olmayandiğer bir nokta O'nun dünyanın en önemli sinema sanatçılarından biri olduğudur.
Günümüzde tartışılan nokta; Yılmaz'ın Kürt sanatçısı mı? Türk sanatçısı mı? Olduğudur. Türkler büyük bir çoğunlukla Yılmaz'ı Türk sanatçısı olarak görürler. Bu görüş Türk halkının Yılmaz'ın sanatına, kişiliğine olan sempatisinden kaynaklanmakla birlikte bir başka neden de Türk şovenizminin ünlü bir sanatçıyı kendisine mal etme ve onun prestijinden yararlanma isteğidir. Bu nedenledir ki, Türk basını ve aydınları Yılmaz Güney'in yurtdışındaki çalışmalarına pek değinmezler. Çünkü, sözkonusu çalışmalar özgür bir ortamda Yılmaz'ın kişiliğini ve yeteneklerini özgürce sergilediği dolayısı ile niteliğini (yani Kürt niteliğini) çarpıcı olarak vurguladığı çalışmalardır. M. Baksi'n bu eseri Türk basını ve aydınlarının es geçtiği süreci somut olarak ortaya seriyor. M. Baksi bu çalışmasıyla şu gerçeği pekiştirerek bir kez daha vurgulamıştır: Yılmaz Güney Enternasyonalist bir Kürt devrimci sosyalistidir. Bu kitabın içeıiğine esas olarak katılmakla birlikte bazı belirlemelere katılmıyoruz. Bu belirlemeler yazarlara aittir. Örneğin Stalinist belirlemesine katılmıyoruz. Ancak yayınevimiz yurtsever demokratik her çabaya omuz verme anlayışıyla bu kitabı yayınlamaktadır. Kitabın yayınlanması vesilesiyle; ARKADAŞ Yılmaz'ın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.[1]