#Şengal#’de Gewlaz geleneği
Êzîdîler, topraklarına ve inançlarına bağlılıklarıyla tanınır. Bu koruma ruhu toplumun bugüne kadar kültürünü yaşama olanağını sağlamıştır. Birçok köklü alet kapitalist modernite çarkında kaybolurken, Şengal’de durum böyle değil. Hala geleneklerine sahip çıkan ailelerden biri de Warê Xidirê köyünden yaşan Xwedêda Xelef’in ailesidir.
Êzîdîler, topraklarına ve inançlarına bağlılıklarıyla tanınır. Bu koruma ruhu toplumun bugüne kadar kültürünü yaşama olanağını sağlamıştır. Birçok köklü alet kapitalist modernite çarkında kaybolurken, Şengal’de durum böyle değil. Hala geleneklerine sahip çıkan ailelerden biri de Warê Xidirê köyünden yaşan Xwedêda Xelef’in ailesidir.
İncirler sarardığında
Warê Xidirê, Kersê vadisinde Şengal dağının güneyinde yer alan bir köy. İncir, nar, üzüm ve tütünüyle tanınıyor. Köyde yaşayan Xwedêda Xelef ailesi de uzun yıllardır incir işiyle uğraşıyor. Xwedêda Xelef, “İncirlerin olgunlaşma mevsimi var. Ağustos ayında yetişir, Ekim’e kadar kalır. İncirler sarardığında toplayıp güneşin önüne seriyoruz. Kuruduktan sonra büyük ve küçük olanları ayırıyoruz. Bizler büyük incirlere gewlaz diyoruz. Küçük olanları da öğütüp sert bir kalıba alıyoruz. Bir kısmını da işyerlerine veriyoruz. Daha da küçük olan incirleri dostlarımıza veriyoruz yada kentlerde satıyoruz” diyor.
Xelef, gewlaz yapımını ise şöyle anlattı: “Gewlaz çuvaldızıyla incirleri diziyoruz. İncirler birbirlerine yapışmasın diye bazen suya batırıyoruz. İpin kalınlığıyla incirler orantılı olmalıdır. İncirleri ipe dizdikten sonra pazarlara götürüp satıyoruz.”
İşimi severek yapıyorum
Xelef, bu işi babasından öğrenmiş: “Eskiden Şengal dağında incir, üzüm ve nar ağaçları vardı. Çocukluğumdan bu yana bu işi yapıyorum. Babalarımız dedelerimiz de bu işi yapıyordu. Onlardan öğrendiğim bu işi sürdürüyorum, severek yapıyorum.”
Xelef ailesi ve Warê Xidirê’deki birçok aile geçimini bu işle sağlıyor. Ancak bu tek başına geçimlerini sağlamaya yetmiyor.
Xwedêda Xelef, “Köyün birçok ihtiyacı var. Elektrik, yol ve su sorunu var. Şu ana kadar ne Irak hükümeti ne de Kürdistan hükümeti bize yardım etmedi. Birçok yetkili gelip yardım sözü verdi ancak hiçbir şey yapmadılar. Köy halkı kendi parasıyla köy yolunu yaptı” diyor.
Topraklarımızda yaşıyoruz, bu şereftir
Xelef, hangi zorluklar olursa olsun topraklarından vazgeçmeyeceklerini söylüyor: “Bunca zorluğa rağmen halimizden memnunuz. Kendi topraklarımızda yaşıyoruz ve bu bizler için bir şereftir. Fermandan bu yana topraklarımızı terk etmedik ve etmeyeceğiz. Bu topraklar bizimdir.”[1]