Kuzey ve Doğu Suriye’de Hîlala Zêrîn Kültür Hareketi bünyesinde kurulan Şehîd Mizgîn Grubu’nda yer alan Dengbêj kadınlar, “Devrim değerlerine sahip çıkan kadınlar sesleri ve ağıtlarıyla topluma mesaj iletiyor” dedi.
Şehba – Ataerkil toplumlarda her alanda olduğu gibi sanat alanında da kadınlar geri plana itilerek, hünerlerini sergilemelerine izin verilmiyor. Kuzey ve Doğu Suriye’de Rojava Devrim’iyle beraber kadınlar bir takım tabuları yıkarak, içlerinde ukte kalan hünerlerini sergileme fırsatı yakaladılar. Kuzey ve Doğu Suriye’de Hîlala Zêrîn Kültür Hareketi'nin kurulmasından sonra kadınlar sanat gruplarında yerlerini alarak, geleneksel kültürlerini var ediyor. Hîlala Zêrîn Kültür Hareketi bünyesinde kurulan Şehîd Mizgîn Grubu’nda yer alan 8 Dengbêj kadın, #Efrin# bölgesinin geleneksel müziklerini seslendiriyor.
Grubun sayısı zamanla arttı
Şehîd Mizgîn Grubu Yöneticisi Nebîha Mihemed, 18 yaşından beri sanatsal faaliyetlerin içinde yer aldığını şuanda 40 yaşında olduğunu ve devrim değerlerine sahip çıkarak çalışmalarına devam ettiğini belirtti. Nebîha Mihemed sözlerine şöyle devam etti: “Başlangıçta grubumuz üç kadından oluşuyordu ancak zamanla sayımız arttı ve grubumuz genişledi. İlk kez 8 Mart kutlamalarında sahneye çıktık. Bu yaşta böyle bir hüneri halka sunmak bizim için büyük bir başarıydı. Sanatsal çalışmalarda büyük rol oynayan Şehid Mizgin, güzel sesiyle bizleri çok etkilemişti bu yüzden adını yaşatmak için grubumuza Şehid Mizgin adını verdik. Kadınlar çoğu zaman duygu ve acılarını şarkılar ve seslerle ifade ederler. Kürt sanatını yaşatmak için canını feda eden şehitlerimizin yolundan yürüyeceğiz.”
#Kürt kültürü#nü sahiplenme çağrısı
Gruptaki çalışmalarından bahseden 43 yaşındaki Şehîd Mizgîn Grubu Yöneticisi Guneyî Mustafa, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan felsefesi sayesinde bu hayallerini gerçekleştirdiklerini aktararak, “Her anne stranlarla acılarını dillendiriyor. Eskiden bazı geleneklerden dolayı kadınlar kendilerini ifade edemiyordu ve hayallerini gerçekleştiremiyordu. Çocukluğumdan beri Dengbêjliği seviyorum ancak bu hayalimi gerçekleştiremiyordum. #Rojava Devrimi# sayesinde bu hayalimi gerçekleştirme fırsatı yakaladım. Her kadın sesi ve ağıtlarıyla topluma bir mesaj iletir. Kültürümüzü ve varlığımızı soykırımdan koruyacağız. Kadınları kültürlerine sahip çıkmaya çağırıyorum” ifadelerinde bulundu.
Devrim ve halk ezgilerini söylüyoruz
Grup üyelerinden Hêvîn Mihemed ise, “Şehîd Mizgîn kadınlara güç vererek, sanatsal faaliyetlerde yerini aldı. Gurupta yer alan ve Dengbêjlik geleneğini sürdüren anneler, bu gelenekten geliyorlar ve bu kültürü seviyorlar. Eskiden utandıkları için ve toplumsal baskı altında kaldıkları için hayallerinden mahrum bırakıldılar. Rojava Devrimi'nin ortaya çıkmasıyla birlikte toplumsal alanda kadının üzerinde yer alan tabular yıkıldı ve artık kadınlar özgürce hareket edip sanatta yerlerini alabiliyor. Söylediğimiz şarkıların çoğu devrim ve halk ezgileridir. Dengbêjlik ve stranlarımızla düşmana karşılık veriyoruz ve onların kültürümüzü yok etmesine asla izin vermiyoruz” şeklinde konuştu.[1]