Farklı etnik yapıya mensup topluluklar kendi etnik kökenlerine göre değil yine İslami geleneklere göre sınıflandırılmışlardır. Ermeniler Gayrimüslimler grubunda, #Kürtler# ise, Müslüman ama farklı etnik kökene göre sınıflara ayrılmıştı.
19 yy. Osmanlı Devleti için birçok alanda gelişme ve değişme dönemi olmuştur. Osmanlı Döneminde Kürt Hakları Nelerdir? Eyalet sistemi yerine merkezi sisteme geçilmiştir. Bu gelişme ve değişiklikler, Ermeni ve Kürtleri de birçok yönden etkilemiştir. Osmanlı Devleti, geleneksel İslami devlet geleneği ve modelidir. Himayesinde yaşayan toplulukları kendi içinde sınıflandırmışlardır. Farklı etnik yapıya mensup topluluklar kendi etnik kökenlerine göre değil yine İslami geleneklere göre sınıflandırılmışlardır. Ermeniler Gayrimüslimler grubunda, Kürtler ise, Müslüman ama farklı etnik kökene göre sınıflara ayrılmıştı.
Vilayat-ı Şarkiyye ve #Kürdistan#
Osmanlı döneminde Kürtlerin yönetim biçimi ‘’Vilayat-ı Şarkiyye” adıyla anılmaktaydı. Bu yönetim şekli babadan oğla geçen devlet yönetimi anlamına gelmektedir. Kürtlerin yaşadığı topraklara Kürdistan denmesine karşın, yönetimleri Osmanlıya bağlı yaşamışlardır. Yani Vilayat_ı Şarkiyye Kürtlere uygulanmamıştır. Kürtlerin tarihine bakıldığında, kısa süreli bağımsızlıklar kurmuş olmalarına rağmen, Anadolu, İran ve Ortadoğu’da bulunan bazı devletlerin yönetimi altında yaşamışlardır. Bundan dolayı Kürtler, birçok kültürden etkilenmiş bir millettir. Kürtler 16. Yy. da Şah İsmail Yavuz Sultan Selim’e yenilince Osmanlı Devleti’nin himayesinde yaşamayı kabul etmiştir. Kürtler ile Türkler ne zaman bir arada yaşamaya başlamışlardır? Kürtlerle Türklerin bir arada yaşamaları bu dönemde başlamıştır.
Diyarbakır(Diyarbekir) Vilayetinin Kuruluşu
Diyarbakır ne zaman kurulmuştur? Diyarbekir bugünkü adıyla Diyarbakır 1515 yılında kurulmuştur. Bu bölgeye Kürt beylikleri yerleştirilmiştir. Kürdistan olarak anılan bu bölge, tamamen Osmanlı Devleti idaresi altında Osmanlıya bağlı olarak yönetilmiştir. Osmanlı Döneminde Kürt Hakları Nelerdir? Cumhuriyet ilan edildikten sonra, milliyetçilik akımlarının başlamasıyla, Kürtlerin Türkleştirilme politikaları ve asimilasyon çabaları sonucu, Kürdistan olarak anılan Kürtlerin yaşadığı bölgenin ismi de değiştirilmiştir.
Osmanlı Kürt İlişkileri
Sünni ve Alevi çatışmaları Osmanlıda Safavilerle Sünni Kürtler arasında yıllar süren gerginlikler yaşanmaya başlamıştır. Bu çatışmaların artmasında Kürt bilgini İdris Bilgin’in çok büyük katkıları olmuştur. Kürtlerin Yavuz Sultan Selim’e olan yakınlıkları üzerine Yavuz Sultan Selim Diyarbakır’a Bıyıklı Mehmet Paşa’yı beylerbeyi olarak atadı. 1514 yılında Çaldıran ovasındaki savaşta Kürt beylerinin de desteği ile Safaviler bozguna uğratıldı. Yavuz, daha da ileri giderek Safavilerin başkenti Tebriz’i de ele geçirdi. Böylelikle Azerbaycan’ın da büyük kısmı Osmanlı Devleti’nin eline geçmiş oldu. Osmanlı Devleti’nin gerileme dönemine girmesiyle, fikir ayrılıkları ve çatışmalar devlet içinde sorunlara sebep oldu. Tanzimat fermanının ilan edilmesinin ardından, devletin siyasi, hukuki ve idari yapısı değişti ve yeniden düzenlendi. Yavuz Sultan Selim dönemindeki tüm anlaşmalar bozuldu ve yeniden tanzim edildi. Bu düzenlemede;
Eyaletlerin ve sancakların sınırları yeniden belirlendi
Her valinin yanına muhafız ve defterdarlar verildi
Kurulan eyaletlerde Hıristiyan ve Müslümanların nüfuzları oranında mecliste temsil edilmeleri sağlandı.
Aşar vergisinin toplanması Müslümanlarda maliye memurlarına, Hıristiyanlarda ise Patrikhanelere verildi.
Osmanlı Devleti ve Kürtler 400 yıl boyunca bir arada yaşamışlardır.
Kürt Bölgesinde Kurulan Beylikler
Kürtlerin kurdukları beylikler nelerdir? Osmanlı döneminde Kürdistan da birçok beylikler kurulmuştur. Bunlar;
Büyük Beylikler
Ardahan, Hakkâri, İmadiye, Bitlis, Hasan keyf, Cezire (Bohtan), Gürkil ve Finik
Küçük Beylikler
Çoran, Çemişgezek, Mecengird (Mazgirt), Pertek, Sağman, Mirdasin, Hazro, Sasun, Erzen, Zirkar, Gürdükan, Tercil, Mihrani, Hizan, Süveydi, Hançük.
Küçük Sancaklar
Kürtlerin kurdukları sancaklar hakkında bilgileri de aşağıda yer vermekteyiz.
Amid, Mardin, Arapgir, Kiğı, Harput, Ergani, Siverek, Ruha(Urfa), Bire, Rakka, Suruç, Musul, Habur, Sincar, Akçakale, Nusaybin, Siirt,
Göçebe Sancaklar
Asayir-i Ulus, Boz Ulus.
Kürdistan Donanması
Osmanlı dönemindeki Kürdistan donanması, Osmanlı Devleti’nde 2. Abdülhamit döneminde son dönemlerini yaşadığı sırada, Avrupa Devletlerine karşı yıkılmadığını ve yıkılmasını geciktirmek için, dindar ve dindar olmayan sivillerden oluşan birtakım örgütler kurulmuştur. Bunlardan dini olan, Cemiyeti Hayriye-i İslami’yedir. Dini olmayan diğer bir örgütte Donanmayı Hümayundur. Osmanlı Devleti, son dönemlerinde çok fazla toprak kaybetmiştir. Bunların büyük bir kısmında da deniz hakimiyetini de yitirmiştir.
Abdülhamit, Osmanlının kaybettiği toprakları geri almak için, büyük ve güçlü bir donanmaya ihtiyaç duyar. Ancak böyle bir donanma için çok fazla para gereklidir. Devletin mali durumu ortadadır. Borçlarını ödeyememektedir. Borçları ödeyebilmek için, Duyun-ı Umumiye kurulmuştur. Bu kurum, Devletin borçlarını düzenleyen kurum anlamına gelmektedir. Borçların ödenebilmesi için, Osmanlı Devleti, sömürgesinde bulunan halk topluluklarından yardım alarak bu güçlüklerle baş etmeye çalışmaktaydı.
Kürtler bu dönemde Osmanlıya yardımda bulunmuşlardır. Bu dönemde Hicaz demiryolu güçlendirilmiş ve neticeye bağlanmıştır. Donanmayı Hümayun da devlet tarafından yürütülmeye çalışılmıştır. İstanbul’da bulunan Kürtlere yardım çağrısı yapılarak ciddi anlamda donanmaya para aktarılmıştır. Ayrıca, Diyarbakır, Erzurum, Van, Elazığ, Bitlis şehirlerinden para toplanmış ve bu nedenle donanmaya Kürdistan gemisi veya Kürdistan Donanması ismi verilmiştir.
Günümüzde Türk Kürt İlişkileri ve Sorunları
Ulusların güvenliğini tehdit eden sorunların birçoğu etnik ayrılıklardan çıkmaktadır. Bu sorunları, nedenleri ulusal kimlik, milliyetçilik ve ulusların kaderini kendilerinin belirleme sorunundan kaynaklanmaktadır. Ulusal bütünlüğün sağlanamaması, sorunların daha da büyümesine neden olmuştur. Türkiye’deki Kürt sorunu da toplulukların kimlik arayışları ve dil sorunundan kaynaklanmaktadır. Osmanlı Döneminde Kürt Hakları Nelerdir? Bu sorunun birçok boyutu bulunmaktadır. Bunlardan biri etnik farklılıklar, dil ve kimlik bilincinin oluşmasıyla bağımsızlaşma çabalarından kaynaklanmaktadır. Bunun yanı sıra bölgesel farklılıklarda bu sorunun önemli bir ayağını oluşturmaktadır.[1]