Kitap Adı: Kürt Medreseleri ve Âlimleri - II
Yazar: Kadri Yıldırım
Basım Yeri: Istanbul
Yayınevi: Avesta
Yayın Tarihi: 2018
Kürt Medreseleri, Kürt halkının dini ve milli kültürünün şekillendiği irili ufaklı medeniyet binalarıdır. Kürdün ifrat ile tefrit arası dengeli dinî anlayışı, dili, edebiyatı, tarihi ve ahlâkı aslında kolektif bir armoni ile inşa edilen bu binalarda şekillenmiştir. Selahaddîn Eyyûbî, Seydaye Xanî, Mevlana Halid, Şeyh Ubeydullah Nehrî, Şeyh Said, Said Nursî ve daha nice tarihi şahsiyet bu binalarda aldıkları temelle birer ekol olmuşlardır. En az bin yıldan beridir eğitimlerini kendi ana dilleri olarak Kürtçe yapmakta olan Kürt âlimleri ve talebeleri hem bu dili yok olmaktan kurtarmış hem de medrese eksenli bir terminolojinin mucidi olmuşlardır. Kürt Medreseleri ve Âlimleri başlıklı üç ciltlik seri çalışmamız bu bağlamda yapılmıştır. Birinci ciltte Teori, Müfredat ve Kürt beyleri tarafından kurulan Beylik Medreseleri; ikinci ciltte Kürt coğrafyasında geniş bir ağ oluşturan Tekkelere Bağlı Medreseler; üçüncü ciltte de haddi hesabı olmayan Cami ve Hücreler inceleme konusu yapılmıştır. Bu yapılırken sadece Türkiye'deki Kürt bölgeleriyle yetinilen lokal bir inceleme yapılmamış; İran, Irak ue Suriye Kürt bölgeleri ile Eyyûbîler de geniş bir şekilde kapsama alanına dâhil edilmiştir. Bu araştırma, üzeri örtülmüş olan ve bize bilerek veya bilmeyerek unutturulmak istenen kültür hâzinelerimiz olan bu medrese türleri üzerindeki tozu kaldırmak ve dolayısıyla kendi kendimizle yeniden buluşmak amacıyla hazırlanmıştır. Unutmayalım ve unutturmayalım!
Mevlana Halid, Kürtlerin ilimsiz zikir ve zikirsiz ilimle, ya da medresesiz tekke ve tekkesiz medreseyle tek kanatlı kalacaklarını çok iyi fark etmiş ve ancak bu ikili birleşirse kendi lakabı gibi Zülcenaheyn (iki kanatlı) olacaklarını görme ferasetini göstermiştir. Böylece bizzat kendisi önce Süleymaniye ve Bağdat'ta kurduğu tekkelerin ilim nuruyla aydınlanmaları için yanı başlarında birer medrese inşa ettirmiş ve halifelerine de bulundukları bölgelerde böyle yapmalarını tavsiye etmiştir. Bu tavsiyelere harfiyen uyulmuş ve böylece Biyare, Basret, Nehrî, Aruas, Gayda, Norşin, Oxîn, Zokayd, Çoğreş, Aktepe, Menzil, Xinûk, Tillo, Hazne ve daha nice Kürt bölgesinde kurulan tekkelerin yanı başında medreseler inşa edilmiştir.
Kürt beyliklerinin tasfiye edilmesi ve Kürt beylerinden kimilerinin sürgüne gönderilmesi, kimilerinin de idam edilmesi veya zindanlara atılması sonucu oluşan boşluğu Halidi âlim ve mürşitler doldurmuş ve bunlar sekteye uğratılan Beylik Medreselerini aratmayacak paydaşları olan Tekke Medreselerini geniş bir ağ olarak seri bir şekilde devreye koymuşlardır. Günümüze ulaşan Kürtçe şiir divanları, akaid, tarih ve tasavvuf kitapları bu âlim ve mürşitler tarafından yazılmıştır. Halidilik temsilcisi bu zatlar Kürdün dinine hizmet ettikleri gibi, diline ve kimliğine de hizmet etmişlerdir. [1]