Kütüphane Kütüphane
Arama

Kurdipedia Dev Kürtçe bilgi Kaynağıdır


Arama Seçenekleri


Gelişmiş Arama      Klavye


Arama
Gelişmiş Arama
Kütüphane
Kürtçe isimler
Olayların kronolojisi
Kaynaklar
Tarih
Kullanıcı koleksiyon
Etkinlikler
Yardım iste
Kurdipedi yayınları
Video
Sınıflamalar
Olayla ilişkili konu
Öğe kaydı
Yeni başlık kaydı
Resim gönderin
Anket
Sizin yorumlarınız
İletişim
Ne tür bilgilere ihtiyacımız var!
Standartlar
Kullanım Koşulları
Ürün Kalitesi
Araçlar
Hakkında
Kurdipedi arşivcileri
Bizim hakkımızda makaleler!
Kurdipedia'yı web sitenize ekleyin
E-posta Ekle / Sil
Ziyaretçi istatistikleri
Makale istatistikleri
Font Çevirici
Takvim - Dönüştürücü
Yazım Denetimi
Sayfaların dil ve lehçeleri
Klavye
Kullanışlı bağlantılar
Google Chrome için Kurdipedia uzantısı
Kurabiye
Diller
کوردیی ناوەڕاست
کرمانجی
Kurmancî
هەورامی
Zazakî
English
Français
Deutsch
عربي
فارسی
Türkçe
Nederlands
Svenska
Español
Italiano
עברית
Pусский
Fins
Norsk
日本人
中国的
Հայերեն
Ελληνική
لەکی
Azərbaycanca
Benim Hesabım
Oturum Aç
Destek verme
Şifremi unuttum
Arama Öğe kaydı Araçlar Diller Benim Hesabım
Gelişmiş Arama
Kütüphane
Kürtçe isimler
Olayların kronolojisi
Kaynaklar
Tarih
Kullanıcı koleksiyon
Etkinlikler
Yardım iste
Kurdipedi yayınları
Video
Sınıflamalar
Olayla ilişkili konu
Yeni başlık kaydı
Resim gönderin
Anket
Sizin yorumlarınız
İletişim
Ne tür bilgilere ihtiyacımız var!
Standartlar
Kullanım Koşulları
Ürün Kalitesi
Hakkında
Kurdipedi arşivcileri
Bizim hakkımızda makaleler!
Kurdipedia'yı web sitenize ekleyin
E-posta Ekle / Sil
Ziyaretçi istatistikleri
Makale istatistikleri
Font Çevirici
Takvim - Dönüştürücü
Yazım Denetimi
Sayfaların dil ve lehçeleri
Klavye
Kullanışlı bağlantılar
Google Chrome için Kurdipedia uzantısı
Kurabiye
کوردیی ناوەڕاست
کرمانجی
Kurmancî
هەورامی
Zazakî
English
Français
Deutsch
عربي
فارسی
Türkçe
Nederlands
Svenska
Español
Italiano
עברית
Pусский
Fins
Norsk
日本人
中国的
Հայերեն
Ελληνική
لەکی
Azərbaycanca
Oturum Aç
Destek verme
Şifremi unuttum
        
 kurdipedia.org 2008 - 2024
 Hakkında
 Olayla ilişkili konu
 Kullanım Koşulları
 Kurdipedi arşivcileri
 Sizin yorumlarınız
 Kullanıcı koleksiyon
 Olayların kronolojisi
 Etkinlikler - Kurdipedia
 Yardım
Yeni başlık
Kütüphane
Osmanlı\' da İşçiler (1870-1922) Çalışma Hayatı, Örgütler, Grevler
10-11-2024
Sara Kamele
Biyografi
Nazım Kök
25-10-2024
Sara Kamele
Kütüphane
KÜRTLERİN KÖKENİ PROTO KÜRTLER VE MİTANNİLER
25-10-2024
Sara Kamele
Kütüphane
Kürtler-2 Mehabad\'dan 12 Eylül\'e
13-10-2024
Sara Kamele
Biyografi
Sadiq Othman Mho
24-09-2024
Sara Kamele
Kütüphane
ATATÜRK VE ALEVİLER
05-09-2024
Sara Kamele
Kütüphane
FOLKLOR ŞiiRE DÜŞMAN
28-08-2024
Sara Kamele
Biyografi
Kemal Bozay
26-08-2024
Sara Kamele
Biyografi
Sefik Tagay
26-08-2024
Sara Kamele
Biyografi
Cahit Sıtkı Tarancı
26-08-2024
Sara Kamele
Istatistik
Makale
  531,854
Resim
  113,286
Kitap PDF
  20,686
İlgili Dosyalar
  109,179
Video
  1,719
Dil
کوردیی ناوەڕاست - Central Kurdish 
292,131
Kurmancî - Upper Kurdish (Latin) 
91,114
هەورامی - Kurdish Hawrami 
66,414
عربي - Arabic 
32,828
کرمانجی - Upper Kurdish (Arami) 
20,350
فارسی - Farsi 
11,710
English - English 
7,823
Türkçe - Turkish 
3,690
Deutsch - German 
1,809
لوڕی - Kurdish Luri 
1,690
Pусский - Russian 
1,144
Français - French 
349
Nederlands - Dutch 
131
Zazakî - Kurdish Zazaki 
91
Svenska - Swedish 
72
Polski - Polish 
56
Español - Spanish 
55
Italiano - Italian 
52
Հայերեն - Armenian 
52
لەکی - Kurdish Laki 
37
Azərbaycanca - Azerbaijani 
27
日本人 - Japanese 
21
中国的 - Chinese 
20
Norsk - Norwegian 
18
Ελληνική - Greek 
16
עברית - Hebrew 
16
Fins - Finnish 
12
Português - Portuguese 
10
Тоҷикӣ - Tajik 
9
Ozbek - Uzbek 
7
Esperanto - Esperanto 
7
Catalana - Catalana 
6
Čeština - Czech 
5
ქართველი - Georgian 
5
Srpski - Serbian 
4
Kiswahili سَوَاحِلي -  
3
Hrvatski - Croatian 
3
балгарская - Bulgarian 
2
हिन्दी - Hindi 
2
Lietuvių - Lithuanian 
2
қазақ - Kazakh 
1
Cebuano - Cebuano 
1
ترکمانی - Turkman (Arami Script) 
1
Grup
Türkçe
Kısa tanım 
1,922
Kütüphane 
1,210
Biyografi 
379
Mekanlar 
72
Yayınlar 
41
Şehitler 
40
Belgeler 
9
Parti ve Organizasyonlar 
5
Resim ve tanım 
5
Kürt mütfağı 
4
Çeşitli 
2
Tarih ve olaylar 
1
Dosya deposu
MP3 
518
PDF 
32,569
MP4 
2,852
IMG 
208,757
∑   Hepsi bir arada 
244,696
İçerik arama
Resim ve tanım
Yaşar Kemal'in omzunda heyb...
Kısa tanım
İnsanlığın Kaybediliş Hikây...
Kısa tanım
Eyyüp Subaşı’ya 6 yıl 3 ay ...
Kısa tanım
Kobani'de DSG ile SMO arası...
Kısa tanım
Gazeteciler Nazım Daştan ve...
Şahmaranın Hikayesi
Kurdipedia sayesinde takvimimizin her gününde ne olduğunu biliyorsunuz!
Grup: Kısa tanım | Başlık dili: Türkçe - Turkish
Paylaş
Facebook0
Twitter0
Telegram0
LinkedIn0
WhatsApp0
Viber0
SMS0
Messenger0
E-Mail0
Copy Link0
Değerlendirme
Mükemmel
Çok iyi
Orta
Kötü değil
Kötü
Favorilerime ekle
Bu makale hakkında yorumunuzu yazın!
Öğenin tarihçesi
Metadata
RSS
Seçilen konunun resmini Google'da arayın!
Seçilen konuyu Google'da arayın.
کوردیی ناوەڕاست - Central Kurdish1
Kurmancî - Upper Kurdish (Latin)0
English - English0
عربي - Arabic0
فارسی - Farsi0
עברית - Hebrew0
Deutsch - German0
Español - Spanish0
Français - French0
Italiano - Italian0
Nederlands - Dutch0
Svenska - Swedish0
Ελληνική - Greek0
Azərbaycanca - Azerbaijani0
Catalana - Catalana0
Čeština - Czech0
Esperanto - Esperanto0
Fins - Finnish0
Hrvatski - Croatian0
Lietuvių - Lithuanian0
Norsk - Norwegian0
Ozbek - Uzbek0
Polski - Polish0
Português - Portuguese0
Pусский - Russian0
Srpski - Serbian0
балгарская - Bulgarian0
қазақ - Kazakh0
Тоҷикӣ - Tajik0
Հայերեն - Armenian0
हिन्दी - Hindi0
ქართველი - Georgian0
中国的 - Chinese0
日本人 - Japanese0

Şahmaranın Hikayesi

Şahmaranın Hikayesi
$Şahmaranın Hikayesi$
Kürdistan’da birçok evin duvarlarını süsleyen yarı yılan yarı kadın figürlü Şahmaran resminin trajik hikâyesini kaçım…ız biliyor. İşte yarı yılan, yarı kadın Şahmaran’ın büyük bir ihanetle sonuçlanan trajik öyküsü…
Şahmaran Kürdistan’da sözlü Kürt edebiyatının mitolojik söylencelerinden biri olup nesilden nesile anlatılarak gelmiştir. Yarı kadın, yarı yılan figürlü Şahmaran hikâyesi de günümüze kadar tersyüz edilerek farklı farklı biçimlerde anlatılır. Oysa, Şahmaran’ın hikâyesi uygarlık sisteminin kadına yüklediği tüm olumsuz sıfatların aksine kadının insanlık için ne büyük fedakârlıklar yaptığının en güzel örneklerinden birini oluşturuyor. Farklı yer ve mekânlarda farklı anlatımları olsa da ortak bir mesaj vardır. Oda yarı yılan yarı insan olan kadın figürlü Şahmaran’ın insanlar tarafından komplo ile öldürüldüğüdür. İnsanlar tarafından öldürüleceğini anlayan Şahmaran, insanlar ve yılanlar arasında bir savaşın olmaması için kendisini feda etmesidir.
Yaşadığı tüm katliamlara karşın başta sözlü edebiyatıyla kültürünü günümüze kadar taşımayı başarmış olan Kürtler özelliklede Serhat yöresindeki Kürtler için Şahmeran’ın hikâyesi çok önemlidir. Nesiller boyu dilden dile aktarılarak gelmiş olması bunun en yalın ifadesidir. Şahmaran hikâyesinde adı geçen yüksek memleket, yaylalar ve soğuk su pınarlarının tarif edildiği mekânlar Serhat coğrafyası mı bilinmez. Bilinen o ki, inkâr ve imha güçlerinin kültürel soykırımı dayattığı bu süreçte Kürt edebiyatının yazılı hale gelebilmesi için anlatılan birçok tarihi bilginin belgeli hale getirilme ihtiyacının olduğudur.
Buna biraz olsun katkı sunmak amacıyla Ağrı Dağı’nın yanı başında Serhatlı bir gerilladan dedesinden duyduğu Şahmaran’ın hikâyesini aktarıyoruz.
$İşte Şahêmaran’ın hikâyesi:$
“Günün birinde bir memlekette dul bir kadın üç çocuğu ile yaşıyorlardı. Dul kadın ve çocukları geçimlerini bir kaç keçiden elde ettikleri et ve sütle sağlıyorlardı. Yaşlı kadın her gün keçilerini oğlu Cihan ile dağa otlatmaya götürüyor, dağda geçimlerini sağlamak için çeşitli otlar ve yakacak odunları topluyorlardı. Cihan’ın annesi ile günleri böyle geçiyordu. Annesinin yanında olmadığı günlerde Cihan keçilerini yaşıtları olan arkadaşları ile birlikte otlatmaya götürüyordu. Ailenin bu bir kaç keçinin dışında ne bir gelir kaynağı, nede çalışanı vardı. Cihan evin tek erkeği ve tek çalışanı olduğundan çok seviliyordu.
Günün birinde Cihan yine tek başına, keçilerini önüne katarak otlatmaya götürmüştü. Baharın sıcaklığına yorgunlukta eklenince Cihan kendisini bir ağacın gölgesine atmış uzanıyordu. Biraz dinlemek için başının altına ekmek torbasını koymuştu. Kimi zaman gözlerini kapatıyor, kimi zamanda başını kaldırıp keçilerine bakıyordu. Ayıklık ve uyuma arasında geçirdiği zaman diliminde etrafına baktığı bir anda gözleri bir deliğe giren bal arısına takılmıştı. Yerinden kalkan Cihan, eline aldığı bir çubukla bal arasının girdiği deliği eşelemeye başlamıştı. Biraz kazıldıktan sonra arı girdiği delikten çıkarak uçup gitmiş, deliğin gerisinde kocaman yuvarlak bir taş ortaya çıkmıştı. Cihan, deliğin girişindeki balı yemek bakracına doldurduktan sonra taşı çıkarmaya gücü yetmeyince ertesi gün taşı çıkarmak için sevdiği iki çoban arkadaşına haber vermeye karar kılarak evin yolunu tutmuştu.
Cihan gördüklerini iki çoban arkadaşına anlatır ve ertesi gün taşı kaldırmak için onlarla birlikte deliğin bulunduğu yere gelirler. Üç arkadaş taşı kaldırdıklarında bal dolu bir oyuk ile karşılaşırlar. Taşın üzerinde olduğu oyuk kazıldıkça büyüyerek kuyu halini alır, bal alındıkça kuyu derinleşir, ancak bal bitmiyo. İşbölümü çerçevesinde Cihan kuyuya inerek balı kovalara dolduracak, diğer iki arkadaşı ise dışarıda küp veya kaplara dolduracaktı. Her günün sonunda da çıkan bal üçe bölünecekti. O güne kadar çocukluk arkadaşları ile bir sorun yaşamayan Cihan onlara güvenerek kuyudan altın sarısı ve güzel balı kovalara doldurmaya başlar, diğer arkadaşları da dışarıdaki işleri yaparlar. Yemek vakti geldiğinde arkadaşları Cihan’a kova ile yemeğini sarkıtırlar. Bal belki de o güne kadar yörede görülmüş en iyi bal olduğu için müşterisi çok olacaktı. Günlerce kuyudan çıkarılan bal, pazara götürülüp satılır. Cihan anne ve kız kardeşlerine artık çalışmalarına gerek olmadığını, getirdiği balı satarak geçimlerini sağlayabileceğini söyler.
Bal çıkarma işlemi uzun bir süre devam eder. Kuyu derinleştiği için Cihan arkadaşlarına “Her gün dışarı çıkmama gerek yok. Bana günlük ekmeğimi kuyuya indirin, ben içerde balı doldururum. Bal bitince de dışarı çıkarım” der. Çalışmalar günlerce sürer. Çıkarılan balın fazlalaşması üç arkadaşın daha fazla kazanması demekti.
O güne kadar birbirlerine sadık kalan ve birbirlerini seven üç arkadaşın arasında bu servet bir ihanete neden olacak mıydı? Çok değil birkaç gün sonra Cihan kuyudan çıkmak için ip istediğinde belli bu durum anlaşılacaktı. Çıkarma işi günlerce sürdükten sonra bal bitmiş, kuyu da boşalır. Son bal kovanını da dolduran Cihan çıkması için arkadaşlarından ipi sarkıtmalarını ister. Ancak dışarıdaki iki arkadaşı onun da payına göz koydukları için onu içerde bırakmaya karar vermişlerdir. Ona ihanet eden arkadaşları kuyunun ağzını yuvarlak taş ile kapatıp giderler. Onu soran anne ve kardeşlerine ‘kayboldu’ diyerek bal payını satıp aralarında bölüşürler. Annesine verilen bir miktar para sevindirse de Cihan’ın kaybolmasına kahrolur. Üç arkadaşın arasına ihanetin bulaşmasına neden olan şey tıpkı tarihte olduğu gibi her türlü kötülüğün kaynağındaki para olur. Üç arkadaşın çocukluk hayallerine ve temiz duygularına artık kötülük bulaşmıştır. Cihan’ın kuyudan çıkmak için bağırma ve çığlıklarını ise kimse duymayacaktır.
Oğlunu kaybeden annesi ağlayarak kendisini döve dursun, ağzı kapanan kuyunun içinde çaresiz olarak oturan Cihan düşüncelere dalar. Bu düşünceler içinde gecenin hangi saatinde uyuduğundan habersiz, kuyunun ağzından gözüne sızan güneş ışını ile uyandığında günün hangi saati olduğunu anlayamaz. Günlerini anne ve kız kardeşlerini düşünerek geçirdiği için kaç gündür kuyuda olduğunu bile unutmuştur. Düşüncelere daldığı bir anda bir akrebin yuvasından çıktığını gördüğünde dedesinin ‘akrepler yer üstüne yakın yuva yaparlar’ sözü aklına gelir. Etrafta bulduğu bir çubuk ile akrep yuvasını kazımaya başlar. Akrep yuvasındaki deliği eşeledikçe büyür. Açılan deliğe başını koyup etrafına bakmaya çalışan Cihan’ın ayakları altındaki toprak kayar ve bir dehlizden yuvarlanarak yerin yedi kat altına düşer. Düşme ve çarpmanın etkisiyle bir süre kendisine gelemeyen Cihan gözlerini açıp etrafına baktığında her tarafın pırıl pırıl parıldayan altınlarla kaplı, her türlü güzelliğin ve her çeşit sebze ve meyvenin olduğu bir yerde olduğu görür. Bu muhteşem dünyanın içinde etrafında yılanlardan başka bir canlı yoktur. Bu manzara karşısında hem şaşırır, hem de korkmaya başlar. Cihan’ın yanına yanaşan iki büyük yılan, onu kocaman büyük bir salona götürürler. Salonun her tarafı pırıl pırıl altınlarla kaplı, salonun ortasında da altından bir koltuğun üzerinde beline kadar yılan, belden yukarısı ise insan olan bir kadın oturur. Kadının güzelliği Cihanı büyüler. Yarı insan yarı yılan kadının, başındaki altın taç yılanbaşlarıyla süslüdür. Salonun etrafında da farklı farklı yılanlar vardır.
Altın koltukta oturan yarı yılan yarı kadın kendisini yılanların Şahı olarak tanıtarak Cihan’ı da tanıdığını ve karşılaştığı ihanet hikâyesini bildiğini söyledikten sonra ‘Korkmana gerek yok. Ben burada olduğum sürece yılanlar ne sana ne de diğer insanlara bir şey yapmaz. Tacımdaki yılanlar da beynime bağlıdır’ der. Cihan’ın başından geçenleri sanki kendisi yaşamış gibi ona anlatır. Cihan bu ilginç manzara karşısında şaşkına döner, neredeyse dilini yutar. Şahêmaran Cihan’a ‘bir süre yanımızda kaldıktan sonra benden bir istekte bulunacaksın, isteğin ne ise yerine getireceğim’ der. Şahmaran Cihan’dan bir süre yanlarında kalmasını ister, çünkü Cihan’ı sevmiştir.
Gel zaman git zaman Cihan büyür ve bir delikanlıya dönüşür. Cihan Şahmaran’dan istekte bulunmanın zamanının geldiğini düşünür ve yanına gidip, ‘her ne kadar seni sevsem de annem ve iki kız kardeşimi de özlüyorum. Onlara bakacak kimseleri yoktur. Senden isteğim beni onların yanına göndermendir’ der. Şahmaran Cihan’ı sevdiğinden dolayı göndermek istemese de onu kırmak istemez. Ona ‘Seni göndereceğim. Ama biliyorum, seni göndersem ölümüm senin elinden olacak, beni öldürteceksin” cevabını verir. Cihan, ‘benim ölümüme de mal olsa seni asla ele vermeyeceğim’ sözünü verir. Şahmaran Cihan’a ‘Senin bilmediğini biliyorum. Senin gidişin benim ölümümdür. Ancak senin isteğin gitmekse seni göndereceğim’ der. Cihan sözünde ısrarcı olsa da Şahmaran’ın her şeyi bilip gördüğünü de bilmemektedir.
Aralarındaki bu konuşmadan sonra Şahmaran; ‘Seni göndermeden önce sana bazı şeyler anlatacağım” der: “Yüksek yaylaları olan bir ülke vardır. O yaylaların üstünde de yüksek bir dağ vardır. O ülkenin halkı her yıl yaylalara geliyor. Yılda bir gün halk pınarın başına gelip eğlendikten sonra kâselere süt doldurup bırakıyorlar. Halk gittikten sonra da tüm yılanlar gidip o kâselerden süt içip geri geliyoruz. Bize adanmış olan o gün bende oraya gelmiş olacağım. Bunu bilmeni istedim.” Sonra, Cihan’ın istediğini yerine getirmek için yılanlara talimat verir. Yılanlar onu yerin yedi kat altından yeryüzüne çıkararak bırakırlar.
Cihan uzun bir aradan sonra köyüne döndüğünde kız kardeşlerinin büyüdüğünü, annesinin de keder ve ağlamaktan gözlerinin kör olduğunu, ona ihanet eden iki arkadaşının da baldan kazandıkları paralar ile zengin olup ticareti geliştirdiklerini görür. Annesinin yanına gittiğinde annesi Cihan’ın kokusunu alarak onu tanır ve sevinçten gözleri açılır. Annesi Cihan’ın büyümüş ve güzel bir genç olduğunu görür. Cihan köyde annesi ve kız kardeşleri ile bir süre yaşar. Eski arkadaşları ise Cihan’a yaptıkları ihanetten dolayı mahcup olup, pişman olsalar da Cihan artık onları af ettiğini ve onlardan bir şey talep etmediğini söyler.
Cihan köyüne döndükten sonra ülkede kralın hastalandığı duyulur. Ülkede ne kadar hekim varsa çağrılır. Kralı iyileştirmek için tüm hekimler çağrılır. Kralın hastalığına çare bulamayanların kafası kesilir. Geriye tek bir hekim kalır. Kral onu da çağırır ve hastalığına çare bulmasını ister. Diğer hekimler birçok ilacı denediklerinden hekim ona tek bir seçenek sunar. Kral’a ‘Senin ilacın Şahmaran’dır. Etini pişirip yersen iyileşirsin. Onun dışında senin hastalığına çare olacak ilaç yoktur’ der. Kral ‘Peki Şahmaran’ı nerede bulabilirim’ diye sorar. Hekim Kral’a ‘Senin ülkende Şahmaran’ı gören biri var. Görenin sırtında Şahmaran işareti vardır. Büyük bir hamam kuralım ve ülkedeki tüm erkekleri getirtip bu hamamda yıkanmaları için üstlerini çıkarmalarını isteyelim. Sırtındaki işaretten Şahmaran’ı göreni tanırız’ şeklinde öneride bulunur.
Bunun üzerine ülkedeki tüm erkeklerin kralın hamamında yıkanmaları için ferman çıkarılır. Gelen erkeklerin tümü elbiselerini çıkarırken Kral ve hekim tarafından vücutlarında Şahmaran işareti aranır. Ülkede ne kadar erkek varsa hepsi kralın hamamında yıkanır, ancak aradıkları işaret hiçbirinde bulunmaz. Çünkü Şahmaran’ı o güne kadar gören olmamıştır. ‘Geriye kim kaldı’ diye sorup soruşturulur. Padişahın vezirleri bir yerde yaşlı bir kadının oğlunun kaldığını, bir süre öncesine kadar kayıp olduğunu, bir süre önce eve geldiğini söyler. Bunun üzerine hamamda yıkanması için Cihan da çağrılır.
Cihan sırtındaki Şahmaran’ın işaretinden habersizdir. Kralın fermanı üzerine saraya gider. Üstünü çıkardığında sırtında iki kürek kemiği arasında altın renginde Şahmaran’ın işareti ortaya çıkar. Hekim “aradığımız adam bu” diye haykırır. O zaman Kral Cihan’ı tutuklamaları için muhafızlara talimat verir. Cihan’a Şahmaran’ı nerede gördüğünü söylemesi için işkence yapılır. Cihan Şahmaran’a ‘kellemde giderse sana ihanet etmem’ diye söz vermiştir. Cihan sözünü tutar ve Şahmaran’a ilişkin tek bir söz söylemez. Cihan’dan hiçbir şey öğrenemeyen padişah Cihan’ın annesini ve kız kardeşlerini getirtir. Cihan’ı Şahmaran’ın yerini söylemezse ailesini öldürmekle tehdit eder. Bunun üzerine Cihan ağlayarak Şahmaran’ı gördüğünü itiraf eder. Ülkenin yüksek yaylalarında bahar yeşerip, çiçekler açtığında yılda bir yaylacıların bir pınar başına koydukları süt kâselerini içmek için yılanların yer altından çıktığını anlatan Cihan, Şahmaran’ında ancak o zaman ortaya çıkacağını söyler.
Cihan Şahmaran’ın dediği gibi ona ihanet etmiş, ölümüne neden olacak tüm bilgileri padişaha vermiştir. Padişah Cihan’ın anlattıkları üzerine hazırlıklarını yapmış Şahmaran’ın görüneceği günün gelmesini beklemeye başlamıştır. Sonunda padişahın beklediği gün gelir. Padişah yanında hekimi ve muhafızları ile birlikte Şahmaran’ı yakalayacağı yere gider ve süt kâselerinin bırakıldığı pınarın başında pusu atar. O gün yaylaya çıkanlar yine pınar başında toplanır. Eğlenir, dualarını da yaptıktan sonra, süt kâselerini pınarın başında bırakarak orayı terk ederler. Halk gittikten sonra her yıl olduğu gibi yine tüm yılanlar adanmış sütlerini içmek için birer birer yeraltından çıkarak süt kâselerinden birini içip geri yuvalarına dönerler. Bu şekilde gün yarılanır. Şahmaran’ın geleceği yerde padişah pusuda bekliyordur. Padişah yarı yılan, yarı kadın Şahmaran’ın da iki büyük yılanın sırtının üzerinde sütü içmek için pınarın başına geldiğini görür.
Şahmaran atılan pusuda esir düşmüştür, her ne kadar bağırıp feryat etse de bir işe yaramaz. O artık tutsak edilmiş, zincirlere vurulmuştur. Şahmaran, Cihan’a dönüp dayanamayarak “beni ele vereceğini biliyordum. Ancak beni götürmeden önce bırakın yılanlara bir şey söyleyeyim” der. Ve Şahmaran insanlar ile yılanlar arasında sonsuza kadar bir düşmanlığının olmaması için “şimdi bir savaşa girişmeyin. Ben gidiyorum, ama haftanın dokuzuncu gününde geri döneceğim. Ben o zaman geldiğimde insanlara karşı savaş başlatacağız. O güne kadar yılanlar yer altından çıkıp dünyanın her yanına dağılmalıdır. Ben gelinceye kadar her biriniz dünyanın bir yerinde olmalısınız” der. Şahmaran bu şekilde esaretinden dolayı insanlara savaş açmaya hazırlanan yılanları engeller. Yılanlar ancak Şahmaran’ın talimatı ile yer altından çıkarak dünyanın her tarafına dağılmaya başlarlar.
Padişah esir aldığı Şahmaran’ı alır götürür. Hekimin öğütleri üzerine bir kurban gibi kesilen Şahmaran kafa, gövde ve kuyruk kısmı olmak üzere üç parçaya ayrılır. Her parçası da farklı bir tencerede kaynatılır. Hekim kafanın olduğu tencereyi kendisine, gövdeyi Cihan’a, kuyruk kısmını da Krala ayırır. Kafa kısmından yiyen hekim tüm canlı ve bitkilerin dilinden anlamaya başlar ve olacak olayları öncesinden görmeye başlar. Gövde kısmını kralın baskısı ile yiyen Cihan’a birşey olmaz ama dostu ve sevdiğine ihanet edip onu ele verdiği için vicdan azabı ile yaşamaya başlar. Yılan zehrinin toplandığı kuyruk kısmının bulunduğu tencereden yiyen padişah ise ölür. Hikaye de bu şekilde son bulur.[1]

Bu kaydın içeriğinden Kurdipedia sorumlu değildir, kayıt sahibi sorumludur. Arşiv amaçlı kaydettik.
Bu başlık 701 defa görüntülendi
Bu makale hakkında yorumunuzu yazın!
HashTag
Kaynaklar
[1] İnternet sitesi | Türkçe | https://candname.com
Bağlantılı yazılar: 3
Başlık dili: Türkçe
Yayın tarihi: 01-04-2016 (8 Yıl)
Belge Türü: Orijinal dili
İçerik Kategorisi: Hikaye
İçerik Kategorisi: Araştırma
Lehçe : Türkçe
Özerk: Kurdistan
Yayın Türü: Born-digital
Teknik Meta Veriler
Ürün Kalitesi: 99%
99%
Bu başlık Sara Kamele tarafından 27-12-2022 kaydedildi
Bu makale ( Rapar Osman Ozery ) tarafından gözden geçirilmiş ve yayımlanmıştır
Bu başlık en son Rapar Osman Ozery tarafından 27-12-2022 tarihinde Düzenlendi
Başlık Adresi
Bu başlık Kurdipedia Standartlar göre eksiktir , düzenlemeye ihtiyaç vardır
Bu başlık 701 defa görüntülendi
Kurdipedia Dev Kürtçe bilgi Kaynağıdır
Kısa tanım
Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin öldürüldü
Kısa tanım
Kürtçenin Hewrami ve Kelhuri lehçesinde kurs başlıyor
Kütüphane
Kürtler-2 Mehabad'dan 12 Eylül'e
Resim ve tanım
Yaşar Kemal'in omzunda heybesiyle köyden kente geldiği gün.
Biyografi
Cemal Süreya
Resim ve tanım
1905 Mardin
Biyografi
Nesrin Uçarlar
Kısa tanım
Afrin'den göç eden halkımıza yardım çağrısı
Kısa tanım
Zend
Resim ve tanım
Kürt Lideri
Kısa tanım
Kobani'de DSG ile SMO arasında çatışma çıktı!
Kütüphane
KÜRTLERİN KÖKENİ PROTO KÜRTLER VE MİTANNİLER
Biyografi
Dilan Yeşilgöz-Zegerius
Biyografi
Eren Keskin
Biyografi
JAKLİN ÇELİK
Biyografi
Reşan Çeliker
Kütüphane
ATATÜRK VE ALEVİLER
Biyografi
Nazım Kök
Kütüphane
FOLKLOR ŞiiRE DÜŞMAN
Resim ve tanım
Mardin 1950 hasan ammar çarşisi
Biyografi
Vanlı Memduh Selim
Biyografi
Sermiyan Midyat
Resim ve tanım
Erbildeki Patlama 19 kasım 2014
Kütüphane
Osmanlı' da İşçiler (1870-1922) Çalışma Hayatı, Örgütler, Grevler
Biyografi
Abdulbaki Erdoğmuş

Gerçek
Resim ve tanım
Yaşar Kemal\'in omzunda heybesiyle köyden kente geldiği gün.
24-11-2024
Sara Kamele
Yaşar Kemal\'in omzunda heybesiyle köyden kente geldiği gün.
Kısa tanım
İnsanlığın Kaybediliş Hikâyesi: Yaşar Kemal\'in Kuşlar Da Gitti Romanı Üzerine bir İnceleme
24-11-2024
Sara Kamele
İnsanlığın Kaybediliş Hikâyesi: Yaşar Kemal\'in Kuşlar Da Gitti Romanı Üzerine bir İnceleme
Kısa tanım
Eyyüp Subaşı’ya 6 yıl 3 ay hapis cezası
01-12-2024
Sara Kamele
Eyyüp Subaşı’ya 6 yıl 3 ay hapis cezası
Kısa tanım
Kobani\'de DSG ile SMO arasında çatışma çıktı!
10-12-2024
Sara Kamele
Kobani\'de DSG ile SMO arasında çatışma çıktı!
Kısa tanım
Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin öldürüldü
21-12-2024
Sara Kamele
Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin öldürüldü
Yeni başlık
Kütüphane
Osmanlı\' da İşçiler (1870-1922) Çalışma Hayatı, Örgütler, Grevler
10-11-2024
Sara Kamele
Biyografi
Nazım Kök
25-10-2024
Sara Kamele
Kütüphane
KÜRTLERİN KÖKENİ PROTO KÜRTLER VE MİTANNİLER
25-10-2024
Sara Kamele
Kütüphane
Kürtler-2 Mehabad\'dan 12 Eylül\'e
13-10-2024
Sara Kamele
Biyografi
Sadiq Othman Mho
24-09-2024
Sara Kamele
Kütüphane
ATATÜRK VE ALEVİLER
05-09-2024
Sara Kamele
Kütüphane
FOLKLOR ŞiiRE DÜŞMAN
28-08-2024
Sara Kamele
Biyografi
Kemal Bozay
26-08-2024
Sara Kamele
Biyografi
Sefik Tagay
26-08-2024
Sara Kamele
Biyografi
Cahit Sıtkı Tarancı
26-08-2024
Sara Kamele
Istatistik
Makale
  531,854
Resim
  113,286
Kitap PDF
  20,686
İlgili Dosyalar
  109,179
Video
  1,719
Dil
کوردیی ناوەڕاست - Central Kurdish 
292,131
Kurmancî - Upper Kurdish (Latin) 
91,114
هەورامی - Kurdish Hawrami 
66,414
عربي - Arabic 
32,828
کرمانجی - Upper Kurdish (Arami) 
20,350
فارسی - Farsi 
11,710
English - English 
7,823
Türkçe - Turkish 
3,690
Deutsch - German 
1,809
لوڕی - Kurdish Luri 
1,690
Pусский - Russian 
1,144
Français - French 
349
Nederlands - Dutch 
131
Zazakî - Kurdish Zazaki 
91
Svenska - Swedish 
72
Polski - Polish 
56
Español - Spanish 
55
Italiano - Italian 
52
Հայերեն - Armenian 
52
لەکی - Kurdish Laki 
37
Azərbaycanca - Azerbaijani 
27
日本人 - Japanese 
21
中国的 - Chinese 
20
Norsk - Norwegian 
18
Ελληνική - Greek 
16
עברית - Hebrew 
16
Fins - Finnish 
12
Português - Portuguese 
10
Тоҷикӣ - Tajik 
9
Ozbek - Uzbek 
7
Esperanto - Esperanto 
7
Catalana - Catalana 
6
Čeština - Czech 
5
ქართველი - Georgian 
5
Srpski - Serbian 
4
Kiswahili سَوَاحِلي -  
3
Hrvatski - Croatian 
3
балгарская - Bulgarian 
2
हिन्दी - Hindi 
2
Lietuvių - Lithuanian 
2
қазақ - Kazakh 
1
Cebuano - Cebuano 
1
ترکمانی - Turkman (Arami Script) 
1
Grup
Türkçe
Kısa tanım 
1,922
Kütüphane 
1,210
Biyografi 
379
Mekanlar 
72
Yayınlar 
41
Şehitler 
40
Belgeler 
9
Parti ve Organizasyonlar 
5
Resim ve tanım 
5
Kürt mütfağı 
4
Çeşitli 
2
Tarih ve olaylar 
1
Dosya deposu
MP3 
518
PDF 
32,569
MP4 
2,852
IMG 
208,757
∑   Hepsi bir arada 
244,696
İçerik arama
Kurdipedia Dev Kürtçe bilgi Kaynağıdır
Kısa tanım
Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin öldürüldü
Kısa tanım
Kürtçenin Hewrami ve Kelhuri lehçesinde kurs başlıyor
Kütüphane
Kürtler-2 Mehabad'dan 12 Eylül'e
Resim ve tanım
Yaşar Kemal'in omzunda heybesiyle köyden kente geldiği gün.
Biyografi
Cemal Süreya
Resim ve tanım
1905 Mardin
Biyografi
Nesrin Uçarlar
Kısa tanım
Afrin'den göç eden halkımıza yardım çağrısı
Kısa tanım
Zend
Resim ve tanım
Kürt Lideri
Kısa tanım
Kobani'de DSG ile SMO arasında çatışma çıktı!
Kütüphane
KÜRTLERİN KÖKENİ PROTO KÜRTLER VE MİTANNİLER
Biyografi
Dilan Yeşilgöz-Zegerius
Biyografi
Eren Keskin
Biyografi
JAKLİN ÇELİK
Biyografi
Reşan Çeliker
Kütüphane
ATATÜRK VE ALEVİLER
Biyografi
Nazım Kök
Kütüphane
FOLKLOR ŞiiRE DÜŞMAN
Resim ve tanım
Mardin 1950 hasan ammar çarşisi
Biyografi
Vanlı Memduh Selim
Biyografi
Sermiyan Midyat
Resim ve tanım
Erbildeki Patlama 19 kasım 2014
Kütüphane
Osmanlı' da İşçiler (1870-1922) Çalışma Hayatı, Örgütler, Grevler
Biyografi
Abdulbaki Erdoğmuş

Kurdipedia.org (2008 - 2024) version: 16.08
| İletişim | CSS3 | HTML5

| Sayfa oluşturma süresi: 0.328 saniye!