#Akre# – #Duhok#’un Akre ilçesine bağlı Şuşi köyündeki 700 yıllık tarihi geçmişe sahip olan Yahudi Hizqiyal (Kinişka Cihu) tapınağı adeta zamana karşı direniyor.
30 Kasım 1947'de Yahudileri Arap ülkelerinden çıkarılması süreci başladı. Irak’ta da dönemin hükümeti tüm Yahudilerin Irak'tan “sürülmesi emrini” verdi.
Akre ilçesine bağlı Şuşi köyünde MS 1300 yılında inşa edilen Yahudi tapınağı, arkeolojik alan olarak korundu.
Toplam 14 metre uzunluğunda, 7 metre genişliğinde ve 5 metre yüksekliğinde olan tapınağın küçük bir kapısı bulunuyor. Tapınağın yakınında Cihu Çeşmesi (Yahudi Pınarı) olarak bilinen bir çeşme var.
Tarihçiler, 1850-1945 yılları arasında tapınağın etrafında kurulan köyde 200 Yahudi ailenin yaşadığını belirtiyor. Buradaki aileler, sonraki tarihte İsrail’e göç etmiş.
Duhok Tarihi Eserler Müdürü Dr. Bêkes Brifkani, 2012’den beri bölgedeki tarihi eserleri kayıt altına aldıklarını belirterek, “Alman, İtalyan ve Polonyalı üç üniversite ise bu tarihi yerlerin kayıt altına alınması için çalışıyoruz. Şu ana kadar bu tapınakla birlikte 2 bin yer kaydettik” dedi.
Akre Arkeoloji Müdürü Hiwa Şemal’de, Akre ilçesinde 150'den fazla önemli tarihi anıt var. Hizqiyal tapınağı restore edilmesi gereken en önemli anıtlardan biri. Akre ilçesinde çok sayıda tarihi tapınak var ve bunlar arasında Hizqiyal tapınağı önemli bir yer tutuyor. Bu nedenle turistler seyahat, üniversite öğrencileri ise araştırma amaçlı ziyaret ediyor” diye konuştu.
Tapınak, ABD’nin #Erbil# Başkonsolosluğu’nun madde destekleri ile restore edilecek.
Şuşi köyünde yaşayan 80 yaşındaki Abdullah Yasin, çok sayıda Yahudi arkadaşı olduğunu hatırladığını belirterek, Ben çocukken Kürt oldukları ve Kürtçe konuştukları için dil farkı görmezdim. Aynı Kürt kıyafetlerini giyiyorlardı. Aramızda hiçbir sorun yoktu, köyümüzde herkes barış içinde yaşıyor ve birbirini ziyaret ediyordu dedi.
Yasin, Çeşmenin adı Yahudi çeşmesiydi, tapınağa yakın olduğu için Yahudiler için önemli ve kutsaldı. Ancak Müslümanlar da buradan su alıyor ve yararlanıyordu diye belirtti.
Yahudi arkadaşları ile anılarını da anlatan Yasin, Bir arkadaşımın adı Naci İshak'tı. Üzülerek köyden ayrılıp İsrail'e gittiklerini hatırlıyorum. Sürüldüklerinde hepsi çok üzüldü. Köylüleri olarak biz de üzüldük. Bu köyde Hacı Kadir adında bir adam vardı, öyle bir atmosfer yaratmıştı ki, köyde dini farklılıklar arasında ayrım yapılmaz herkes tek millet gibi yaşardı” ifadesini kullandı.
Şuşi köyü sakinlerinden tarihçi Ahmed Salih de, Şuşi bu bölgenin eski bir köyüdür. İslam'ın gelişinden önce de vardı ve Mitraizm, Yahudilik, Zerdüştlük, Hıristiyanlık dahil birçok dine mensup insanlar bir arada yaşıyordu. İslam'ın gelişinin ardından da Hıristiyanlar, Yahudiler ve Müslümanlar yüzyıllardır bu köyde sorunsuz yaşadılar” dedi.
Salih, tarih boyunca hiçbir sosyal ve dini problemin yaşanmadığı Şuşi köyünün Kürdistan'da bir arada yaşamanın en güzel örneklerinden biri olduğunu vurguladı.[1]