Şeyh Said (Şeyh Said Palevi, Şeyh Said Pirani, Şeyh Muhammed Said Nakşibendi, Şeyh Said E-fendi) (d. 1865/1866; Palu, Elâzığ - 29 Haziran 1925, Diyarbakır), seyyid bir aileye men-sup, Zazaların içinde ikamet eden Nakşibendi şeyhi, Kürt lide-ri. Müderris, mutasavvıf, müfessir ve muhaddis olan Şeyh Said, Şeyh Said İsyanı'nın lideriy-di. Cumhuriyet'in ilanına ve laik düzene karşı çıkan Şeyh Said, şeriatçı emelleriyle dönemin hükûme-tine karşı silahlı isyan girişiminde bulunmuş, bunun üzerine 1925 yılında yargılanmış ve idam edil-miştir. [1]
İçindekiler
1. Hayatı
2.Aile geçmişi
3. Şeyh Said'in soyağacı
4. Şeyh Said Nakşibendi Tarikâtı Silsilesi / Silsile-i Nakşibendi Hâlidi Palevi
5. Şeyh Said İsyanı
6. Şeyh Said’in mezarı
7. Yayımlanmış Kitapları
8. Cibranlı aşiretiyle ilişkisi
Hayatı
1865 yılında Palu'da doğmuştur. Babasının adı Şeyh Mahmud Fevzi, annesi ise Gulê Hanım’dır. Palu, Elâzığ, Diyarbakır ve Muş’ta eğitim gördükten sonra, babasının vefatı üzeri-ne Nakşibendi Tarikatı postnişini (lideri) olmuştur. Babası Şeyh Mahmud Fevzi’nin Palu’dan Hınıs'a göç etmesiyle oraya yerleşmiştir. I. Dünya Savaşı sırasında Rus İmparatorluğu'nun Doğu Anadolu Bölgesi'ne ilerlemesinden dolayı Piran'a taşınmak zorunda kalmış ve savaştan sonra Hınıs Kolhisar'a yerleşmiştir.
Aile geçmişi
Şeyh Said, Muhammed'in neslinden olup seyyiddir. Şeyh Said'in dedesi Palulu Şeyh Ali Sebdi'dir. Şeyh Ali Sebdi'nin beş oğlu vardır: Şeyh Muhammed Nesih, Şeyh Mahmud Fevzi (Şeyh Said'in babası), Şeyh Hasan Naki, Şeyh Hüseyin Zeki ve Şeyh İbrahim (Kudo Efendi). Şeyh Mahmud Fevzi'nin de yedi oğlu vardır: Şeyh Said, Şeyh Bahaeddin, Şeyh Diyaeddin, Şeyh Necmeddin, Şeyh Tahir, Şeyh Mehdi ve Şeyh Abdurrahim.
Şeyh Said'in beşi kız, beşi erkek olmak üzere on çocuğu olmuştur. Şeyh Said'in oğlu Ali Rıza E-fendi'nin oğlu Mehmet Fuat Fırat, 1973'te Erzurum bağımsız milletvekili olarak TBMM'ye gir-miştir. Günümüzde Şeyh Said ailesinin temsilcisi Şeyh Said'in torunu Abdulilah Fırat'tır.
Şeyh Said, dedesi Şeyh Ali Septi'nin halifelerinden Şeyh Ahmed-i Çani'nin kızı Amine Hanım ile ev-lenmiştir. Amine Hanım, aile Rus Harbinden dolayı Hınıs'tan Piran'a göç ettiği zaman rahatsızlanmış ve ölmüştür. Hanımı vefat ettikten sonra Şeyh Said, Kürt Miralayı Hamidiye Alaylarının liderlerinden Cibranlı Halit Bey'in kız kardeşi Fatma Hanım ile evlenmiştir. Yine Halit Bey'in kardeşi olan Güllü Hanım da, Binbaşı Kasım (Ataç) ile evliydi. Şeyh Said'i ayaklanmanın bastırılması ardından ele veren, Binbaşı Kasım'dır.
Şeyh Said'in soyağacı
Şeyh Said'in 6. göbekten dedesi olan Seyyîd Haşim İran'dan Diyarbakır'a hicret edip yerleşmiştir. 1639 yılında Sultan IV. Murad tarafından siyaseten öldürülmüştür. Seyyid Haşim'den itibaren soy kütüğüdür:[1]
Şeyh Seyyid Haşim
Hacı Şeyh Seyyid Hüseyin
Mevlana Haydar
Mevlana Kasım
Şeyh Ali Septi
Şeyh Mahmud Fevzi
ŞEYH SAİD EFENDİ
Şeyh Ali Rıza Efendi (1894-1970)
Şeyh Muhammed Emin Efendi (1921-1998)
Şeyh Abdulilah Fırat (1946- )
Şeyh Gıyaseddin (1905-1972)
Şeyh Selahaddin (1907-1979)
Şeyh Abdulhalık (1922-1944)
Şeyh Ahmet (1923-2015)
Şeyh Said Nakşibendi Tarikâtı Silsilesi / Silsile-i Nakşibendi Hâlidi Palevi
Şeyh Said Efendi'den devam eden Nakşibendi Tarikatı Silsile-i Sâdât'ı şu şekildedir:
1. Muhammed bin Abdullah
2. Ebu Bekri’s-Sıddiyk
3. Selman-ı Farisî
4. Kâsım bin Muhammed
5. Cafer-i Sadık
6. Bayezid-î Bistamî
7. Hâce Ebû’l Hasan Kharakânî
8. Şeyh Ebû Aliyyini'l Fârmedî
9. Hace Yûsuf Hemedânî
10. Hace Abdülhâlık-ı Gucdüvânî
11. Hace Ârif-i Rivgerî
12. Hace Mahmûd İncir-i Fağnevî
13. Hace Ali-i Râmitenî
14. Hace Muhammed Baba es-Semmâsî
15. Hace Şeyh Emir Külâl
16. Şâh-ı Nakşibend Muhammed Behâeddîn-i Buhârî
17. Şeyh Alâeddîn Attâr
18. Şeyh Yâkûb-u Çerhî
19. Hace Ubeydullah-ı Ahrâr
20. Şeyh Muhammed Zâhid
21. Şeyh Derviş Muhammed es-Semerkandi
22. Şeyh Hâce Muhammed Emkenekî
23. Şeyh Muhammed Bâki Billah
24. İmâm-ı Rabbânî Şeyh Ahmed Fâruk Serhendî
25. Şeyh Muhammed Ma’sûm Serhendî
26. Şeyh Muhammed Seyfüddîn-i Farukî
27. Şeyh Nur Muhammed Bedvânî
28. Şemseddin Cân-ı Cânân Mazhâr
29. Şeyh Abdullah ed-Dehlevî
30. Mevlânâ Hàlid-î Bağdâdî
31. Şeyh-ul Meşayih Seyyidina Ali Es-Sebdi Palevi Diyarbekiri
32. Şeyh Mahmud Fevzi Efendi Palevi
33. Şeyh Muhammed Said Efendi Palevi
34. Şeyh Ali Rıza Efendi Palevi
35. Şeyh Muhammed Emin Efendi Palevi
• Palevi kolunun ana silsilesidir. Şeyh Ali Septi'den itibaren halifelerin kendi silsileleri me-vcuttur.
• Şeyh Said Efendi'nin Şeyh Ali Rıza Efendi haricinde icazet verdiği diğer halifeleri me-vcuttur.
Şeyh Said İsyanı
Ana madde: Şeyh Said İsyanı
Birinci Meclisin Bitlis milletvekili Yusuf Ziya tarafından aşiretler arasındaki tanınmışlığı ve sözünün geçmesi nedeniyle gizli Kürt İstiklal Komitesine (Azadi örgütü) üye yapıldı. 1924 yılında Yusuf Ziya tutuklandı. Örgütlenmeyi itiraf eden Yusuf Ziya Bey, Cibranlı Halit, Hasananlı Halit, Hacı Musa ile birlikte Şeyh Said'in de adını verdi. Doğu illerindeki aşiretleri dolaşan Şeyh Said, Cumhuriyet ve Mustafa Kemal'in dinsizliğinden, çıkarılan yasalar ile İslamiyetin, nikâh, ırz ve namusun, Kuran'ın ortadan kalkacağından, ağaların ve hocaların idam edileceğini veya sürüleceğin-den bahseden propagandalar yaptı. Kayınbiraderi Albay Cibranlı Halit'in adamları Cemiyet-i Akvam'a haber vereceklerini, bölgede devletin askeri güçlerinin bulunmadığını ve kolayca bölgeyi ele geçire-bileceklerini söyledi. Cumhuriyete ve devrimlere karşı bir ayaklanma fetvası hazırlayarak devrimlere destek verenlerin canları ve mallarının helal olduğunu yazdı. Fetvayı aşiretlerin ileri gelenlerine gön-derdi. Varto'daki Hormek aşireti devlet yanlısı olduğu için ayaklanmaya uymayacaklarını açıkladı. Şeyh Said ifade vermek için Bitlis Harp Divanı'na davet edildiğinde yaşlı ve hasta olduğu için ifade vermeye gitmeyince ifadesi Hınıs'ta alındı. Diyarbakır, Çapakçur, Ergani ve Genç illerinde bir ay ka-dar dolaştıktan sonra 13 Şubat 1925 tarihinde Piran'daki kardeşinin evine yerleşti. Piran'da jandarm-anın 5 suçluyu tutuklama girişimi üzerine çıkan çatışma sebebiyle ayaklanma hareketi planlanandan önce başladı. 1924 Ekim ayından yakalanacakları güne kadar hükûmetle haberleşmekte olan bacanağı Kasım Bey (Kasım Ataç) tarafından ihbar edilmiştir. Genç Hâdisesinin (Şeyh Said İsyanı) bastırılmasından sonra Şark İstiklal Mahkemesinde yargılanıp idama mahkûm edildi.
Şeyh Said’in, Kürt Teali Cemiyeti üyesi olduğuna dair bugüne kadar hiçbir belge ortaya konula-mamıştır. Kürdistan Teali Cemiyetinin tespit edilebilen üyelerinin listesi bilinmektedir ve bu listede Şeyh Said’in ismi yoktur. Ayrıca, Şeyh Said'de, Şark İstiklal Mahkemesi'nde 'Kürdistan Teali Cemiyeti' ile ilişkisinin olmadığını kendisi açıklamıştır. Ayaklanmayı organize ettiği iddia edilen 'Azadi Örgütü' üyelerinin isimlerini içeren listede de Şeyh Said'in ismine rastlanmamıştır. Mevcut belgeler, Azadi Örgütü’nün, ayaklanmanın hiçbir safhasında, hiçbir rolünün olmadığını da kanıtlamaktad-ır. Naci Kutlay'ın, Fehmi Efendi’nin anılarından alındığını kaydettiği bilgilere göre Şeyh Said’in isyan haberini duyan Diyarbakır'daki 'Azadi üyeleri' şaşkına dönerler. Hiç kimsenin bundan haberi yok. Az-adi üyesi Dr. Fuat, Liceli Fehmi Efendi'den Şeyh Said'i isyandan vazgeçirmesini, kabul etmediği tak-dirde onu öldürmesini ister. Ancak isyan durdurulamayınca, Azadi örgütü harekete ulusal bir renk vermek için Kürtler ve Kürdistan adına bildiriler bastırılıp dağıtırlar.
Şeyh Said’in mezarı
29 Haziran 1925’te Şark İstiklal Mahkemesi tarafından Diyarbakır Dağkapı Meydanında idam edilen Şeyh Said, idam sehpasında iken son isteği sorulduğunda, kâğıt kalem ister ve kâğıda Arapça ola-rak, Benim bu değersiz dallarda asılmama pervam yoktur. Muhakkak ki mücadelem Allah ve dini içindir, yazar ve kelime-i şehadet getirerek idam edilir. Şeyh Said, idamından önce başsavcı Ahmet Süreyya Örgeevren’i vasi tayin ettiği ve vasiyetnamesini hazırladığını yazmış: Nitekim; Şeyh Said Efendi idamından biraz önce tevkifhanede yazdığı bir vasiyetname ile beni bu vasiyetin icrası için vasi nasb ve tayin etmiş bu vasiyetnamesi asılmasından sonra bana verilmişti. Bu vasiyet; üzerinde bulunan ve maliye veznesine verilmiş olan parasından veresesinden kimlere verilmesine ve kendisi için mezar yaptırılmasına dairdi... Mahkemenin müddeiumumîsi bulunduğum için, şeyhin vasisi sıfatıyla bu vesayeti kabul ve icra edemezdim. Onun için resmî ve itimat edilir bir el ile vasiyetinin yerine getirilmesi için vasiyetnameyi Ankara’da İçişleri Bakanlığına göndermiştim.
Yayımlanmış Kitapları
• Şeyh Said'in kendi el yazısıyla Arapça diliyle yazmış olduğu kütüphanesinde bulunan kitaplar hakkında yazdığı açıklamalı kitaplar kataloğu, bibliyografik, biyografik risâle, Arapça orijinal tıpkıbasımı ve Türkçe tercümesi Kütüphane Risalesi - Şeyh Said E-fendi adıyla ilk kez 2021 yılında Abdulilah Fırat tarafından hazırlanıp tercüme edilerek yayımlandı.