Nûbihar Akademî dergisi 8. yılında 15. sayısı ile akademisyenler ve araştırmacıların karşısına çıktı. Aynı zamanda yeni bir editoryal kadro ile 8. yılına giren Nûbihar Akademî Dergisi editörü Abdurrahman Adak, 7 yılı geride bırakan Nûbihar Akademî’nin yayımlanma süreci ile ilgili şunları belirtti: “Nûbihar Akademî dergisi Türkiye üniversitelerinde Kürdoloji bölümlerinin açılması sonucunda Kürtçe akademiye katkı sunma ve Kürdoloji biliminin ilerletilmesi amacıyla Nûbihar Yayınları ve bazı Kürt akademisyenlerin destekleri ile 2013 yılında Türkiye’de ilk Kürdoloji dergisi olarak yayın hayatına başladı. Nûbihar Akademî’nin geride bıraktığı 7 yıllık sürede alanında bir öncü olarak Kürtçe akademide olumlu ve önemli bir rol oynadığına inanıyoruz.”
Derginin geleceği ve yeni editoryal kurul hakkında görüşlerini dile getiren Adak, Nûbihar Akademî’nin bundan sonraki süreçte de bu olumlu rolünü sürdürmesi ve bağımsız bir akademik kurum olarak objektif bir perspektif ile yoluna devam etmesi konusunda sağlam bir iradeye sahip olduklarını ve bu çerçevede 8. yılında editoryal kadroda yapmış oldukları esaslı bir değişim ile hem derginin akademik değerini güçlendirme hem de uluslararası yönünü geliştirme arzusunda olduklarını ifade etti.
Adak, son olarak bundan böyle derginin kapılarını, makalelerini Farsça ve Türkçe yazan akademisyen ve araştırmacılara da açacaklarını belirtti.
Nûbihar Akademî’nin 15. sayısının içeriği ise şöyle:
Zülküf Ergün, Kurmanci Kürtçesi ile yazılmış “Soranî Kürtçesinden Kurmancî Kürtçesine Yapılan Bazı Aktarım Sorunları” adlı makalesinde Kürtçenin Soranî lehçesinden Kurmancî lehçesine son yüzyılda yapılan dil içi çeviriler sonucunda, Soranîden Kurmancîye yanlış bir şekilde yerleşmiş kelimeler üzerinde durmaktadır.
Shahab Wali, Kurmanci Kürtçesi ile yazılmış “Yarsan İnancında Pîr Şehriyarê Hewramî ve Kelamları” adlı makalesinde yeni metinler üzerinden Yarsan Kürtlerinin XI. yüzyıldaki önemli temsilcisi Pîr Şehriyar’ın tarihi, dini ve edebi şahsiyetini ortaya koymaktadır.
Orhan Örs, “Milliyetçiliğin Osmanlı’daki Tezahürleri: Müslüman Halklar ile Hristiyan Halkların Milliyetçilikleri” isimli Türkçe olarak kaleme alınan makalesinde milliyetçiliğin Osmanlıya gelişi ve Osmanlı’nın Hristiyan ile Müslüman halkları arasındaki yansımalarına yoğunlaşmaktadır.
Zana Karak, Kurmanci Kürtçesi ile yazılmış “Helbesteke Nûpeyda ya Feqîyê Teyran” başlıklı makalesinde ünlü Kürt şairi Feqiyê Teyran’ın yeni keşfettiği bir şiirini şekil ve içerik yönünden incelemektedir.
Mehmet Yonat, İngiliz Oryantalist G. R. Driver‘ın tarihi kaynaklarda Kürtlerle ilgili isimleri tespit ettiği “The Name Kurd and Its Philological Connexions” adlı makalesini Kurmanci Kürtçe’ye çevirmiştir.
Emin Purçak, Kurmanci Kürtçesi ile yazılmış “Radikal Türk Sağının Penceresinden Türkiye’de Kürtler” başlıklı makalesinde akademisyen Bayram Koca’nın “Kürtler Aslında...Uç Sağın Kürtlere Bakışı” adlı kitabını değerlendirmektedir.
Nûbihar Akademî yılda iki sayı yayımlanıp, hem basılı hem de dijital olarak okuyucuları ile buluşmaktadır.[1]