Kitap Adı: Bu Diyar Baştanbaşa
Yazar: Kemal Yaşar
Basım Yeri: İstanbul/Kadiköy
Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları
Yayın Tarihi:
#Diyarbakır# akrepler şehri, gül şehri, karpuz şehri. Diyarbakır yeni yapılacak otelleri, eşsiz tabiatiyle turist şehri... Diyarbakır tezatlai şehri. tnsan birden irkiliveriyor. Atom bombası bu şehre düşmüş sanki. Yer yer taş yığınları, harabeler. Diyarbakır pas tutmuş. Diyarbakır, eski, çok eski bir demir kadar paslı. İlk bakışta böyle ya, insan aldanıyor. Sonra yavaş yavaş ayılıp ısınıyor Diyarbakıra; anlıyor ki iş böyle değil. Bu şehir kılıf içinde. Bu şehir kendisini öylesine gizlemiş ki, tadına varabilmek, onu sevebilmek için emek istiyor, terlemek istiyor. Bu şehri kılıfından soyup mahremiyetine girmeli. Bu iş, zor iş ya, değer. Bunu yapabildin mi büyülendin demektir. Diyarbakır seni büyülemiştir; kurtuluş yok. İki Diyarbakır var: Biri surun içindeki eski, öteki, surun dışındaki yeni Diyarbakır. Eski Diyarbakır, irimarisi, evleri, kahveleri, sokakları, cad-jri, giyinişi, velhasıl her haliyle, surları kadar eski. Evler... Kara. kirli, yıpranmış bazalttan yapılmış, kemerleri, kafesleri «Cağ» denilen demirlerle örülmüş pencereleri, iki kat, topn.» damlı evler. Bu evlerin içlerinde çok eskileri, ünlüleri var. Dördüncü Murad Diyarbakıra geldiğinde bu evlerden birinde kalmış. Daha terütaze duruyor, dün yapılmış gibi.[1]