IŞİD teröristleri 03.08.2014 yılında #Şengal#’de Ezdi Kürtlerine yönelik büyük bir soykırım hareketi başlattı. 21’inci Yüzyılda dünyanın gözleri önünde gerçekleşen bu Ezdi katliamı arakasından binlerce can yakıcı hikayeler bıraktı.
Şengal Jenosidinin Annesi olarak bilinen ve 2 kızı IŞİD’in elindeyken cinsel şiddete maruz kalmamak için yaşamlarına son vermişti. Benliğini ve bedenini IŞİD teröristlerine teslim etmeyen genç Cîlan ve Cîhan kız kardeşlerin vakur anneleri Dayê Şemê ile siz değerli okuyucularımız için bu kısa röportajı gerçekleştirdik.
BasNews: Ailenizden kaç kişi kaçırıldı ve kaç kişinin akibeti halen bilinmiyor?
Dayê Şemê: IŞİD teröristleri 2014 yılında ailemden 33 kişiyi kaçırdı. Aile bireylerimizden 13 erkek katledildi. Bunlardan 2 kişi doktordu. Diğerleri memur ve işçiydiler. IŞİD teröristleri hepsini katlederek toplu mezarlara gömdü. O gün çok karanlık ve çok acı bir gündü. Terörsitler 14 araçla yolumuzu kestiler, evlerimizden kaçırarak götürdüler. İlk başta büyük çocuğum Bercest’e yönelerek Kelime- i Şehadet getirmelerini istediler. Ama çocuğum redederek; “Yüce Allah bizi Ezdi olarak yarattı ve biz Ezdi olarak kalacağız” dedi. Bu cevapla birlikte terörsitler orada onu katlettiler. Daha sonra bütün Ezdi çocuklarını gözlerimizin önünde kurşuna dizdiler ve ciğerlerimizi yaktılar. Dünya varoldukça bu yaşananları asla unutmayacağız.
Daha sonra IŞİD terörsitleri kızıma gelinlik giydirerek onu kendilerine almak istediler. Ama kızım Cîlan bunu kabul etmeyerek kollarını kesti ve intihar etti. Sonra diğer kızım Cîhan’da IŞİD’li terörsitlerin kendisine kötü şeyler yapmaması için hayatına son verdi. Şu ana kadar da ailemden 7 kişinin akibeti halen bilinmiyor ve biz sürekli olarak onlar hakkında bilgi almak için çaba sarfediyoruz.
BasNews: Şengal jenosidi kurbanlarının aileleri olarak sizler için neler yapılmasını talep ediyorsunuz?
Dayê Şemê: Taleplerimiz çok. Öncelikle Şengal Dağı’nın huzur ve istikrara kavuşmasını istiyoruz. Şengal’in tekrardan kurulmasını bekliyoruz. Şu an Şengal’e dönme konusunda endişeliyiz. Bunun için mutlaka güvenliğimiz sağlanmalı. Çünkü bir daha jenoside uğramamamız garantilenmeli. Aynı şekilde zarar görmüş bütün aileler mutlaka tazmin edilmeli. En önemlisi de uluslararası toplumlardan Şengal’in jenosid dosyasını mutlaka kabul etmeleri ve buna karşı sessiz kalmamalarını talep ediyoruz.
BasNews: Şengal jenosidinin üzerinden 8 yıl geçti. Irak Hükümeti şu ana kadar sizin için neler yaptı?
Dayê Şemê: Irak Hükümeti şu ana kadar hiç bir şey yapmadı. 8 yıldır mülteciyiz ve çocuklarımız halen IŞİD terörsitlerinin ellerinde. Ama Irak Hükümeti şu ana kadar da Şengal halkının acıları için doğru düzgün bir adım atmış değil. Jenosid kurbanı aileler için en ufak bir adım bile atmadı şimdiye kadar. Hatta Bağdat henüz Şengal jenosidini bile resmi olarak kabul etmiyor. Bazı toplu mezarlar açıldı ama halen binlerce Şengallinin akibeti bilinmiyor. Irak Hükümeti bu konuda sessizliği tercih ediyor. Ama en acı olanı IŞİD’e katılan Arapları yeniden Şengal’e göndermeleri oldu. Oysa biz jenoside maruz kalanlar halen mülteci durumdayız. Şunu çok iyi biliyoruz ki IŞİD’e katılanlar asla bir daha dost olamazlar ve mutlaka cezalandırılmalıdırlar.
BasNews: #Kürdistan# Bölgesi Hükümeti’nin rolü nasıl oldu?
Dayê Şemê: Kürdistan Bölgesi Hükümeti esir Ezdileri kurtarmak için bir ofis kurdu ve çok sayıda esir insanımızı kurtardı. Aynı şekilde Kürdistan Bölgesi halkı, özellikle Zaxo, Duhok ve Erbil bize evlerini ve camilerin kapılarını açtılar. Bize çok yardımcı oldular. Bu nedenle Kürdistan halkına çok teşekkür ediyoruz. 8 yıldır mülteciyiz ve bu 8 yıldır Kürdistan Bölgesi Hükümeti bizi destekliyor.[1]