Roboski Katliamı, yasaklar, Cizre ve Sur’da yaşananları anlattığı 7 eserle, “Yakın tarihte, uzak hafızada Çuvalda” isimli sergisini sanatseverlerle buluşturan Kürt heykeltraş Ali Bozan, ‘Hala bir yüzleşme gerçekleşmedi’ diyor.[1]
Seni, tutkularını, hayallerini, nefesini hatta ve hatta rüyalarını dahi ölçeklendirmek, bir kalıba sokmak ve biçimlendirmek isteyen ‘muktedirler’ tarih boyunca hep olmuştur. Çünkü bu tarih muktedirlerin yaratmak istediği bir tarih; kabul et kal ya da itiraz et diren! İtiraz edip direnenler Deleuze’nin “İktidar hayatı hedef aldığında, hayat iktidara direniş olur” cümlesi ile bir taakat bulur. Muktedirin kurmak istediği tahakkümün çok çeşidi vardır ancak canlı bedenleri bir çuvala sığdırmak, muktedirliğin ötesinde zalimliğin resmidir. Sahi bir çuval bize ne kadar fikir verebilir? Soruyu biraz daha açalım. Bir çuval bize, insanlık , şiddeti ve kötülüğü hakkında ne kadar fikir verebilir? Edip Cansever’in ’’Ahmet Abi, güzelim, bir mendil niye kanar
Diş değil, tırnak değil, bir mendil niye kanar’’ dizeleri gibi tıpkı, Bir çuval neden kanar? Diş değil, tırnak değil…
Çuval; zalimliğin tezahürü
’’Yakın tarihte yaşanan olaylara baktığımda gözüme ortak bir obje çarpı, çuval…’’ Çuvalın ortaya çıkışını bu şekilde anlatıyor sanatçı Ali Bozan… Bir çuval bize, insanlık , şiddeti ve kötülüğü hakkında ne kadar fikir verebilir? sorusunu çokça soruyor sanatçı Bozan, bizde aynı soruyu sorarak başladık. Bozan bir çuvalın besin taşıma işlevi için kullanılırken nasıl insan cesedi taşıma sürecine evrildiğini şu sözlerle dile getiriyor; Çuval, tarihsel akışta önceleri besin taşıma işlevi görerek yaşamın devamlılığına hizmet eden kültürel bir gereçken, 21. yüzyılda yaşamın tam karşısındaki ölümün simgesine dönüşüyorsa bu bize şiddet ve kötülük hakkında çok şey söylüyor demek. Bu soruyu sorarken aslında koca bir toplumun neslerle kurduğu travmatik hafızaya işaret etmeye çalıştım.
Bu çuvalın evrimleşme sürecinin birçok sebebi olabileceğini de belirten Bozan, Zalimliğe varmadan önceki şiddet, kendini ifade edememenin tezahürüdür’’ diyor.[1]
Bedene yönelik faşizm
Sergide yer alan eserler; kargoda, anne kucağında, Cizre’de, difrizde, Roboski’de, eşek sırtında, Van’da, baba sırtında, panzer arkasında… Bütün bu parçaları birleştirdiğimizde; mekan, hafıza ve Kürt’e dair ortaya bedene yönelmiş faşizmin bir fotoğrafının çizildiğini belirten sanatçı, ’’daha da kötüsünün, bunu artık mağdurun da sıradanlaştırıp kanıksaması’’ olduğunu ifade etti.
Hala bir yüzleşme gerçekleşmedi
Son dönemde Ahmet Güneştekin’in ‘Hafıza Odası’ sergisi ile uzun süre gündemde kalan ve nedir hafıza sorusuna yanıt aranan sürece de değinen Bozan, Herhangi bir kıyaslama doğru değil ancak yapılan şeyin nasıl yapıldığıda çok önemli diyor. Sergilenen birçok çalışmanın üzerinden yıllar geçmesine rağmen gerçek anlamda bir yüzleşmenin hiç olmayacağını belirten Bozan, ’’Bırakın gerçek bir yüzleşmeyi, insanlar tanıklık noktasına dahi mesafeli. Bunu tüm gecmiş pratiklerde görebiliriz’’ diye belirtti.
Sergideki eserlerin yakınlarına doğru bulmadığı için özel bir davette bulunmadığını da belirten sanatçı Bozan, gelip görenlerin olduğunu ancak özellikle davet etmeyi doğru bulmadığını ifade etti. Çuvalda sergisine dair birçok çevreden birçok olumlu eleştiri aldığını da belirten Bozan, tepkilerin kendisini motive ettiğini dile getirdi.
Ali Bozan Kimdir?
Mustafa Kemal Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümünde öğrenim gören Ali Bozan, bugüne kadar yurtiçi ve yurtdışı çok sayıda ödüller alan video-art ve kısa film çalışmaları yaptı. Çalışma konuları daha çok yakın tarih toplumsal etkisi olan olaylar. Bir seriden oluşan son çalışması Çuvalda ile sanat serüveni devam etmekte..