Βιβλιοθήκη Βιβλιοθήκη
Αναζήτηση

Kurdipedia είναι η μεγαλύτερη πολύγλωσση πηγές για την κουρδική πληροφορίες!


Search Options





Σύνθετη Αναζήτηση      Πληκτρολόγιο


Αναζήτηση
Σύνθετη Αναζήτηση
Βιβλιοθήκη
Kουρδικά ονόματα
Χρονολόγιο των γεγονότων
πηγές
Ιστορία
Συλλογές του χρήστη
Δραστηριότητες
Αναζήτηση Βοήθεια;
Δημοσίευση
βίντεο
Ταξινομήσεις
Τυχαία item!
Αποστολή
Στείλτε το άρθρο
Αποστολή φωτογραφίας
Survey
Η γνώμη σας
Επικοινωνία
Τι είδους πληροφορίες που χρειαζόμαστε!
Πρότυπα
Όροι Χρήσης
Στοιχείο ποιότητας
Εργαλεία
Σχετικά με
Kurdipedia Archivists
Άρθρα για εμάς!
Προσθέστε Kurdipedia στην ιστοσελίδα σας
Προσθήκη / Διαγραφή Email
Στατιστικά Επισκέπτες
Στατιστικά στοιχεία
Γραμματοσειρές Μετατροπέας
Ημερολόγια Μετατροπέας
Γλώσσες και διαλέκτους των σελίδων
Πληκτρολόγιο
Kurdipedia extension for Google Chrome
Cookies
Γλώσσες
کوردیی ناوەڕاست
کرمانجی
Kurmancî
هەورامی
Zazakî
English
Français
Deutsch
عربي
فارسی
Türkçe
Nederlands
Svenska
Español
Italiano
עברית
Pусский
Fins
Norsk
日本人
中国的
Հայերեն
Ελληνική
لەکی
Azərbaycanca
Ο λογαριασμός μου
Είσοδος
Η ιδιότητα του μέλους!
Ξεχάσατε τον κωδικό σας!
Αναζήτηση Αποστολή Εργαλεία Γλώσσες Ο λογαριασμός μου
Σύνθετη Αναζήτηση
Βιβλιοθήκη
Kουρδικά ονόματα
Χρονολόγιο των γεγονότων
πηγές
Ιστορία
Συλλογές του χρήστη
Δραστηριότητες
Αναζήτηση Βοήθεια;
Δημοσίευση
βίντεο
Ταξινομήσεις
Τυχαία item!
Στείλτε το άρθρο
Αποστολή φωτογραφίας
Survey
Η γνώμη σας
Επικοινωνία
Τι είδους πληροφορίες που χρειαζόμαστε!
Πρότυπα
Όροι Χρήσης
Στοιχείο ποιότητας
Σχετικά με
Kurdipedia Archivists
Άρθρα για εμάς!
Προσθέστε Kurdipedia στην ιστοσελίδα σας
Προσθήκη / Διαγραφή Email
Στατιστικά Επισκέπτες
Στατιστικά στοιχεία
Γραμματοσειρές Μετατροπέας
Ημερολόγια Μετατροπέας
Γλώσσες και διαλέκτους των σελίδων
Πληκτρολόγιο
Kurdipedia extension for Google Chrome
Cookies
کوردیی ناوەڕاست
کرمانجی
Kurmancî
هەورامی
Zazakî
English
Français
Deutsch
عربي
فارسی
Türkçe
Nederlands
Svenska
Español
Italiano
עברית
Pусский
Fins
Norsk
日本人
中国的
Հայերեն
Ελληνική
لەکی
Azərbaycanca
Είσοδος
Η ιδιότητα του μέλους!
Ξεχάσατε τον κωδικό σας!
        
 kurdipedia.org 2008 - 2024
 Σχετικά με
 Τυχαία item!
 Όροι Χρήσης
 Kurdipedia Archivists
 Η γνώμη σας
 Συλλογές του χρήστη
 Χρονολόγιο των γεγονότων
 Δραστηριότητες - Kurdipedia
 Βοήθεια
Νέα θέση
Μέρη
Ερζερούμ
17-09-2024
شادی ئاکۆیی
βιογραφία
Ζάρα
08-09-2024
شادی ئاکۆیی
βιογραφία
Νιζαμί
12-08-2024
شادی ئاکۆیی
Βιβλιοθήκη
Η επανάσταση στη Ροζάβα Δημοκρατική αυτονομία και απελευθέρωση των γυναικών στο συριακό Κουρδιστάν
02-02-2018
هاوڕێ باخەوان
Στατιστικά
Άρθρα
  534,654
Εικόνες
  110,367
Βιβλία
  20,303
Σχετικά αρχεία
  104,503
βίντεο
  1,566
Γλώσσας
کوردیی ناوەڕاست - Central Kurdish 
301,394
Kurmancî - Upper Kurdish (Latin) 
90,296
هەورامی - Kurdish Hawrami 
66,089
عربي - Arabic 
31,072
کرمانجی - Upper Kurdish (Arami) 
18,672
فارسی - Farsi 
10,144
English - English 
7,630
Türkçe - Turkish 
3,671
Deutsch - German 
1,746
لوڕی - Kurdish Luri 
1,690
Pусский - Russian 
1,140
Français - French 
348
Nederlands - Dutch 
130
Zazakî - Kurdish Zazaki 
91
Svenska - Swedish 
72
Español - Spanish 
55
Polski - Polish 
55
Հայերեն - Armenian 
52
Italiano - Italian 
52
لەکی - Kurdish Laki 
37
Azərbaycanca - Azerbaijani 
27
日本人 - Japanese 
21
中国的 - Chinese 
20
Norsk - Norwegian 
18
Ελληνική - Greek 
16
עברית - Hebrew 
16
Fins - Finnish 
12
Português - Portuguese 
10
Тоҷикӣ - Tajik 
9
Ozbek - Uzbek 
7
Esperanto - Esperanto 
6
Catalana - Catalana 
6
Čeština - Czech 
5
ქართველი - Georgian 
5
Srpski - Serbian 
4
Kiswahili سَوَاحِلي -  
3
Hrvatski - Croatian 
3
балгарская - Bulgarian 
2
हिन्दी - Hindi 
2
Lietuvių - Lithuanian 
2
қазақ - Kazakh 
1
Cebuano - Cebuano 
1
ترکمانی - Turkman (Arami Script) 
1
Ομάδα
Ελληνική
βιογραφία 
3
Βιβλιοθήκη 
3
Μάρτυρες 
3
Χάρτες 
2
Άρθρα 
2
Μέρη 
2
Μέρη & Οργανισμοί 
1
Το αποθετήριο αρχείων
MP3 
323
PDF 
31,485
MP4 
2,567
IMG 
202,078
∑   Συνολικά 
236,453
Αναζήτηση περιεχομένου
Μέρη & Οργανισμοί
Δημοκρατικό Κόμμα του Ιρανι...
Βιβλιοθήκη
Η επανάσταση στη Ροζάβα Δημ...
Βιβλιοθήκη
Αζάντ με λένε
βιογραφία
Νιζαμί
βιογραφία
Ζάρα
Görmediğimiz bir geçmişin devamıyız
Ομάδα: Άρθρα | Άρθρα Γλώσσα: Türkçe - Turkish
Share
Facebook0
Twitter0
Telegram0
LinkedIn0
WhatsApp0
Viber0
SMS0
Facebook Messenger0
E-Mail0
Copy Link0
στοιχείο κατάταξη
Άριστη
Πολύ καλό
Μέσος όρος
Κακή
Κακό
Προσθήκη στις συλλογές μου
Γράψτε το σχόλιό σας για αυτό το προϊόν!
Είδη ιστορία
Metadata
RSS
Αναζήτηση στο Google για τις εικόνες που σχετίζονται με το επιλεγμένο στοιχείο!
Αναζήτηση στο Google για το επιλεγμένο στοιχείο!
کوردیی ناوەڕاست - Central Kurdish0
Kurmancî - Upper Kurdish (Latin)0
English - English0
عربي - Arabic0
فارسی - Farsi0
עברית - Hebrew0
Deutsch - German0
Español - Spanish0
Français - French0
Italiano - Italian0
Nederlands - Dutch0
Svenska - Swedish0
Ελληνική - Greek0
Azərbaycanca - Azerbaijani0
Catalana - Catalana0
Čeština - Czech0
Esperanto - Esperanto0
Fins - Finnish0
Hrvatski - Croatian0
Lietuvių - Lithuanian0
Norsk - Norwegian0
Ozbek - Uzbek0
Polski - Polish0
Português - Portuguese0
Pусский - Russian0
Srpski - Serbian0
балгарская - Bulgarian0
қазақ - Kazakh0
Тоҷикӣ - Tajik0
Հայերեն - Armenian0
हिन्दी - Hindi0
ქართველი - Georgian0
中国的 - Chinese0
日本人 - Japanese0

Görmediğimiz bir geçmişin devamıyız

Görmediğimiz bir geçmişin devamıyız
İnsan, yaşadıklarının ve arzulayıp da yaşayamadıklarının toplamıdır. Bir yazar, yaşananların ve yarım kalmış şeylerin sözlerini taşır, onları kağıda döker. Doğduğum köyde Kürtçeyle büyüdük, o yalnızca bir dil değildi, bir masalın hikayesiydi, bir dengbêjin sesiydi, henüz elde edilmemiş bir hayalin resmiydi. O hayal hâlâ orada duruyor. Bunun duygusuyla yazıyorum.[1]

Edebiyatın yaşamla ilişkisi, yaşam karşısında nerede durduğu veya durmadığı konusu yüzyıllardır tartışılır. Olmuş ya da olabilecek şeylerin anlatımından öte, nerede durur edebiyat? Yaşam karşısında konumu nedir? Boşluğu nasıl anlamlandırır? Hayat bir boşluktan ibaretse, insan da onu doldurmaya çalışan bir varlık olabilir mi? Ve bizler, öncekilerin anlamlandırma girişimlerinin, acılarının, hikâyelerinin devamı mıyız gerçekten? İnsanın bu boşluk karşısındaki varoluşu, anlamlandırma çabaları, kendine bir yer arayışıdır belki de edebiyat ve umut burada gizlidir. Son kitabı Taş ve Gölge üzerinden yola çıkarak Burhan Sönmez'le bu soruları konuştuk.

Sönmez, yazarı yaşananların ve yarım kalmış şeylerin sözlerini taşıyan kişi olarak değerlendirirken Türkiye'de yazarlara dönük baskılarla ilgili olarak da Onlar kendi geçmişlerinden güç alarak kötülüğe devam edebilir, bunun karşısında aydınlar da ezilenlerin geçmişinden güç alarak inat etmeye, inandıkları şeyleri söylemeye ve gerekirse bedel ödemeye devam ediyorlar diyor.

Taş ve Gölge'yi tebrik ederim. Taş ve Gölge'yi konuşmaya kitabın kapak fotoğrafından başlamak isterim. Romanda mezarlar, ölümler, aşk acıları ve her şeye rağmen varlığını sürdüren umut nasıl yansıyor buraya?

Kapak fotoğrafını yıllardır önümde tutuyordum. İtalyan sanatçı Angelo Musco’nun Amerika’daki bir sergisinde yer almıştı bu fotoğraf. Bizim topraklarımızda yaşayan bir mezar taşı ustasının hayatında çektiği acıları ve mezar taşlarına işlediği hayalleri bir araya getirince, hayat sonsuz bir gayya kuyusuna dönüşür. Boşluk, ölümün olduğu kadar hayatın da anlamıymış gibi görünür. Bu boşlukta, biz ne için yaşarız? İyiliği ve güzelliği ararken bu dünyadaki zamanımıza nasıl bir anlam yükleriz? Bunları hissetmeye ve hissettirmeye çalıştım.

Geçenlerde Diyarbakır'daki bir mezarlıktan harçlığını çıkaran çocuklar üzerine kısa bir belgesel izlemiştim. Mezarlığın otlarını temizleyip çiçekleri sulayan, ölülerini ziyarete gelenlere yol gösterip ölüleri için dualar okuyan ve bunun karşılığında üç beş kuruş kazanan çocukları anlatıyordu. Çocuklar mezarlıkta kimse olmadığı zaman kendi aralarında saklambaç oynadıklarında mezar taşlarının arkasına saklanıyordu. Bir mezar taşı ustası olan Avdo ve 'çocukluk'la ilişkisine bakınca benzer bir duyguya kapıldım. Ülkenin son 30-40 yılına bakınca aslında ölüler ve çocuklar arasında kaldığımızı söyleyebiliriz. Nedir ölüler ve çocuklar arasında kalışımıza sebep? Buradan nasıl çıkacağız?

Bu sorunun ciddiyetini hayatın her alanında ağır biçimde hissediyoruz. Siyasetçilerin kolay cevap veremediği, daha doğrusu kısa vadede çıkış yolu gösteremediği bir sorun bu. Edebiyat bu sorunu farklı boyutlarıyla anlamamızı sağlar. Unutulanları gün yüzüne çıkarır. Yıllar önce toprak altına gömülen gerçeklerin, özlemlerin ve yarım-kalmışlıkların izini sürer. Biz, görmediğimiz bir geçmişin devamıyız. Bugün yaşadığımız acılar geçmişin devamı olduğu kadar, içimizde taşıdığımız hasretler de geçmişten devralınanlardır.

Romanınızda sık sık serçelerin, kirpilerin, karıncaların, ağaçların, yaprakların Avdo'nun duygusuna eşlik ettiğini görüyoruz. Duyguyu tamamlamak gibi bir işlevleri var sanki. Ama iş sadece Avdo'da bitmiyor. Çünkü Avdo yalnızca anlatınızın odaklandığı bir karakter. Romanınızın içinde de, içinde yaşadığımız dünyada da her taraf Avdo'larla dolu. Bizim duygumuzu ne tamamlıyor?

Sizin bu dediğiniz şeydir bizim duygumuzu tamamlayan. Avdo bir yanıyla tek bir kişidir, onun duygusu ona aittir, ama diğer yandan her taraf farklı hallerdeki Avdo’larla dolu. Benzer tarihlerin yükünü taşıyan, benzer kapıların ardına kapatılan ve benzer bir sessizliğe gömülen insanlar bunlar. Tarih ne yazık ki bizde uzun sürüyor. Acılar yeni değil, çok eskilere dayanıyor. Hiçbir umut tamama ermiyor ve her kuşak önceki kuşakların geçtiği yollardan geçiyor. Bir halkı halk yapan şey, çektiği ortak acıdır, derler. Keşke bu sözün değişeceği bir gelecek yaratabilsek ve “bir halkı halk yapan şey yaşadığı ortak sevinçtir,” diyebilsek.

Aslında Avdo'nun duygusunun bizi bu kadar sarması, onun bize çevresiyle bir bütün olarak anlatılması oldu. Bu benim şahsi fikrim tabii. Bu yüzden sormak istiyorum; ortak sevinçlerimizin az olmasının nedeni etrafımıza dair farkındalığımızın eksikliği olabilir mi?

Belki birçok şey etkilidir bunda. Sevinçlerimize değer verip onları zenginleştirme ve sürdürme eğilimimiz az olabilir. Hayattaki dertler belki sevinçlerden daha fazla yer kaplıyordur. Ama nedenler ne olursa olsun, edebiyatın, sanatın yani genel olarak kültürün iyimser yanını önemsememiz gerek. Şarkı ve hikayelerimiz, sevincimizin her şeye rağmen açığa çıktığı pencerelerdir.

Dengbêj anlatılarına hem çok yer vermiş hem de onlardan etkilendiğinizi yansıtmışsınız romana. Sizin kişisel yaşamınıza ve edebiyatınıza nasıl bir etkisi oldu dengbêjlik ve dengbêj anlatılarının?

İlk romanım Kuzey’den itibaren bu geleneğin izleri görülür. İnsan, yaşadıklarının ve arzulayıp da yaşayamadıklarının toplamıdır. Bir yazar, yaşananların ve yarım kalmış şeylerin sözlerini taşır, onları kağıda döker. Doğduğum köyde Kürtçe’yle büyüdük, o yalnızca bir dil değildi, bir masalın hikayesiydi, bir dengbêjin sesiydi, henüz elde edilmemiş bir hayalin resmiydi. O hayal hâlâ orada duruyor. Bunun duygusuyla yazıyorum.

Bir polis saldırısında aldığınız darbeler sonucu kafatasınız kırılıyor ve o olaydan sonra rüya görememeye başladığınızı anlatıyorsunuz. Bir sanatçı ve yazar için rüyaların önemi aşikar. Gerçeklik, kurgu ve aktarımın belki de en çok beslendiği kaynaklardır hayaller ve rüyalar. Eserlerinizin üretiminde imge/metafor kurarken rüyasızlığın etkileri ne oluyor? Rüyasızlığı nasıl yorumluyorsunuz?

Evet yıllarca rüya göremedim, sonra tek tük gelmeye başladı. Ama o da toplasanız yılda iki üç rüyadır görüp hatırladığım. Eskiden rüya gördüğüm zamanları özlüyorum. Kuzey romanımda, rüya toplayan kör bir çerçinin hikayesini yazmıştım. Ben de şimdi göremediğim rüyaları, hayalimde büyüterek romana dönüştürüyorum.

Tamamen kişisel bir soru sormak istiyorum. Dilerseniz yanıt vermeyebilirsiniz. Gerçekleşmesini dilediğiniz bir rüyanızı anlatır mısınız?

Bol rüya gördüğüm derin uykular uyumak isterdim, eskisi gibi.

Daha önceki bir röportajınızda annenizin Kewê Ana anlattı diye başlayan hikayeler anlattığını ve sizin de bu hikayeleri kayıt altına aldığınızı söylemiştiniz. O hikayeler için şimdilik hazine sandığımdalar demiştiniz. O kayıtlara ne oldu? Çıkarmaya başladınız mı yoksa hâlâ saklı bir hazine mi?

Onları bazen romanlarıma aktarıyorum, ama büyük kısmı sandıkta duruyor. İleride onları başka bir kitap haline getirmek istiyorum.

Ana dili Kürtçe olan bir yazarsınız ve Kürt PEN üyesisiniz de. Öte yandan Türkiye'de Kürtçe edebiyat ve Kürt sanatı üzerinde, bunların icracıları üzerinde azımsanamayacak boyutta baskılar var. Bunları nasıl yorumluyorsunuz?

Ben ilk Kürt romanını üniversitedeyken gördüm. Ana dilimde yazılmış bir romanı yirmi yaşında ancak görebildiğim bir ülkede siyasetçiler ne tür bahaneler üretirse üretsin ben iki şey söylemek isterim. Biri, genç okurlaradır: Güzel Kürtçe kitaplar basan Avesta, Lîs, Aram gibi yayınevleri her tür zorluğa rağmen varlıklarını sürdürmeye çalışıyorlar. Onların kitaplarını alıp mesela Shakespeare’in Hamlet’ini Kürtçeden okuyalım. İkinci sözüm siyasetçileredir: Kürtçeyi serbest bırakın. Kürtçenin eğitim dili olmasının önündeki engelleri kaldırın. En temel insan hakkıdır bu.

Şu an Türkiye hapishanelerinde sadece benim bir vefa borcu niyetiyle kayıtlarını tuttuğum 127 tutsak yazar var. Türkiye'de her an bir yazar veya sanatçının tutsak edildiği haberini duyabiliyoruz. Edebiyat ve sanata dönük bu yoğun baskı politikalarını nasıl değerlendirirsiniz?

Söz ettiğimiz tarihin bir devamı bu. Geçmişteki kötülüklerin ve haksızlıkların hesabı sorulmadığı için, şimdiki iktidar geçmişin kötülüklerini tekrar ediyor. Ve hesap sorulmadığını bildiği için de geçmişteki kötülükleri de aşarak dünya genelinde dikkat çeken haksızlıklara yol açıyor. Onlar kendi geçmişlerinden güç alarak kötülüğe devam edebilir, bunun karşısında aydınlar da ezilenlerin geçmişinden güç alarak inat etmeye, inandıkları şeyleri söylemeye ve gerekirse bedel ödemeye devam ediyorlar. Tarih, yalnızca güçlülerin isteğine göre yazılmıyor.

PEN'in sözünü ettiğimiz tutsak sanatçı ve yazarlarla ilgili bir çalışma veya girişimi var mı? Varsa biraz o çalışmalardan bahseder misiniz?

Uluslararası PEN yazarlar birliğinin, dünya genelinde 120’den fazla ülkede merkezleri var. Her yanda akıl almaz zorluklarla boğuşuyoruz. Geçen ay Miyanmar’da darbe oldu. Her gün insanlar öldürülüyor, öldürülenler arasında yazarlar da var. Belarus’ta aylardır baskı gören, hapsedilen yazarlar, gazeteciler var. Meksika’da neredeyse haftada bir gazeteci öldürülüyor. Bizim ülkemizde ise yaklaşık üç yüz bin kişinin kaldığı cezaevlerinde hepimizin bildiği yazarlar, gazeteciler, avukatlar, siyasetçiler hukuka aykırı biçimde tutuluyor.

PEN’deki arkadaşlarımız yalnızca duruşmaları izlemekle kalmıyor, dayanışma kampanyaları örgütlüyor, uluslararası destek sağlıyor. Ben şahsen KHK’lı Nuriye Gülmen’in duruşmasına gittim, cezaevindeki Selahattin Demirtaş’ı, Osman Kavala’yı, Ahmet Altan’ı, İlhan Sami Çomak’ı, Selçuk Kozağaçlı’yı ziyaret ettim. Pek çok tutsağa başka ülkelerdeki merkezlerimiz tarafından fahri üyelik verildi.

Hem devlet yöneticileri nezdinde hem de uluslararası düzeyde görüşmeler yapıyor, diplomatik girişimlerde bulunuyoruz. PEN şu anda tam 100 yaşında, bu uzun tarihi içindeki en büyük destek heyetini dört yıl önce Türkiye’ye gönderdi. Bu heyette Nobel ödül komitesi başkanı da vardı. Hem genel çalışmalar yapıyoruz hem de dönem dönem tek bir kişinin davasına odaklanan kampanyalar örgütlüyoruz. Mesela bu ay ortasında görülecek duruşmasından önce Selahattin Demirtaş için bir kampanya başlatma hazırlığımız var.

Son olarak: Türkiye'deki sosyal ve politik ortamı yakından takip ediyorsunuz. 2017 yılında verdiğiniz bir röportajınızda Söyleyeceğim şeyler var olan kara tabloyu tarif etmekten öteye geçmez demiştiniz. Bana göre, bir şeylerin düzelebilmesi için sizin gibi insanların gözüne ihtiyacımız var. Bize 2021 Türkiye'sindeki tabloyu tarif eder misiniz?

Ben tabloyu Taş ve Gölge romanımdaki gibi tarif edebilirim. Acılar çok, acılar dinmiyor. Ama umut ve iyi bir dünyaya olan özlem de bitmiyor. Kötü gerçekliğe karşı güzel hayallerin hâlâ varlığını koruduğunu görüyoruz. Buna sahip çıkmak gerek.

Burhan Sönmez kimdir?
Burhan Sönmez Haymana’da doğdu (1965). İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Avukat olduğu dönemde bir polis saldırısında ağır yaralandı. Britanya’da tedavi gördü, mülteci olarak yaşadı. Kuzey (2009), Masumlar (2011), İstanbul İstanbul (2015), Labirent (2018) romanlarını izleyen Taş ve Gölge, Burhan Sönmez’in beşinci romanıdır. 2011 Sedat Simavi Edebiyat Ödülü’nü ve İzmir St. Joseph Roman Ödülü’nü aldı. BUYAZ’ın verdiği 2015 Öykü Onur Ödülü’nün sahibi oldu. Şair William Blake’in Cennet ile Cehennemin Evliliği kitabını İngilizceden Türkçeye çevirdi. ODTÜ’de edebiyat üzerine dersler verdi. Romanları kırk bir dile çevrildi. ABD’de Vaclav Havel Ödülü’ne (2017), Britanya’da EBRD Edebiyat Ödülü’ne (2018) değer görüldü. Uluslararası PEN yönetim kurulu üyesidir. İstanbul ve Cambridge’te yaşamaktadır.

Αυτό το στοιχείο έχει γραφτεί σε (Türkçe) γλώσσα, κάντε κλικ στο εικονίδιο για να ανοίξετε το στοιχείο στην αρχική γλώσσα!
Bu makale (Türkçe) dilinde yazılmıştır, makaleleri orijinal dilinde açmak için sembolüne tıklayın!
Αυτό το στοιχείο έχει προβληθεί φορές 869
Γράψτε το σχόλιό σας για αυτό το προϊόν!
HashTag
πηγές
[1] | کوردیی ناوەڕاست | Yeni Özgür Politika
Σχετικά αρχεία: 1
Συνδέεται στοιχεία: 1
1. Ημερομηνίες & Εκδηλώσεις 08-04-2021
Ομάδα: Άρθρα
Άρθρα Γλώσσα: Türkçe
Publication date: 08-04-2021 (3 Έτος)
Publication Type: Born-digital
Βιβλίο: No specified T4 276
Γλώσσα - Διάλεκτος: Τουρκικά
Τύπος Εγγράφου: Alkukielellä
Χώρα - Επαρχία: United Kingdom
Technical Metadata
Στοιχείο ποιότητας: 99%
99%
Προστέθηκε από ( سارا ک ) στο 25-06-2022
Αυτό το άρθρο έχει ελεγχθεί και κυκλοφορήσει από ( ئاراس ئیلنجاغی ) στο 25-06-2022
Αυτό το στοιχείο ενημερώθηκε πρόσφατα από ( ئاراس ئیلنجاغی ) για: 25-06-2022
URL
Το στοιχείο αυτό, σύμφωνα με Kurdipedia του (Πρότυπα) δεν έχει ολοκληρωθεί ακόμα!
Αυτό το στοιχείο έχει προβληθεί φορές 869
Attached files - Version
Τύπος Version Όνομα Συντάκτη
Αρχείο Φωτογραφιών 1.0.129 KB 25-06-2022 سارا کس.ک.
Kurdipedia είναι η μεγαλύτερη πολύγλωσση πηγές για την κουρδική πληροφορίες!
βιογραφία
Τζεμίλ Τουράν
Βιβλιοθήκη
Η επανάσταση στη Ροζάβα Δημοκρατική αυτονομία και απελευθέρωση των γυναικών στο συριακό Κουρδιστάν

Actual
Μέρη & Οργανισμοί
Δημοκρατικό Κόμμα του Ιρανικού Κουρδιστάν
02-03-2015
هاوڕێ باخەوان
Δημοκρατικό Κόμμα του Ιρανικού Κουρδιστάν
Βιβλιοθήκη
Η επανάσταση στη Ροζάβα Δημοκρατική αυτονομία και απελευθέρωση των γυναικών στο συριακό Κουρδιστάν
02-02-2018
هاوڕێ باخەوان
Η επανάσταση στη Ροζάβα Δημοκρατική αυτονομία και απελευθέρωση των γυναικών στο συριακό Κουρδιστάν
Βιβλιοθήκη
Αζάντ με λένε
13-08-2018
زریان سەرچناری
Αζάντ με λένε
βιογραφία
Νιζαμί
12-08-2024
شادی ئاکۆیی
Νιζαμί
βιογραφία
Ζάρα
08-09-2024
شادی ئاکۆیی
Ζάρα
Νέα θέση
Μέρη
Ερζερούμ
17-09-2024
شادی ئاکۆیی
βιογραφία
Ζάρα
08-09-2024
شادی ئاکۆیی
βιογραφία
Νιζαμί
12-08-2024
شادی ئاکۆیی
Βιβλιοθήκη
Η επανάσταση στη Ροζάβα Δημοκρατική αυτονομία και απελευθέρωση των γυναικών στο συριακό Κουρδιστάν
02-02-2018
هاوڕێ باخەوان
Στατιστικά
Άρθρα
  534,654
Εικόνες
  110,367
Βιβλία
  20,303
Σχετικά αρχεία
  104,503
βίντεο
  1,566
Γλώσσας
کوردیی ناوەڕاست - Central Kurdish 
301,394
Kurmancî - Upper Kurdish (Latin) 
90,296
هەورامی - Kurdish Hawrami 
66,089
عربي - Arabic 
31,072
کرمانجی - Upper Kurdish (Arami) 
18,672
فارسی - Farsi 
10,144
English - English 
7,630
Türkçe - Turkish 
3,671
Deutsch - German 
1,746
لوڕی - Kurdish Luri 
1,690
Pусский - Russian 
1,140
Français - French 
348
Nederlands - Dutch 
130
Zazakî - Kurdish Zazaki 
91
Svenska - Swedish 
72
Español - Spanish 
55
Polski - Polish 
55
Հայերեն - Armenian 
52
Italiano - Italian 
52
لەکی - Kurdish Laki 
37
Azərbaycanca - Azerbaijani 
27
日本人 - Japanese 
21
中国的 - Chinese 
20
Norsk - Norwegian 
18
Ελληνική - Greek 
16
עברית - Hebrew 
16
Fins - Finnish 
12
Português - Portuguese 
10
Тоҷикӣ - Tajik 
9
Ozbek - Uzbek 
7
Esperanto - Esperanto 
6
Catalana - Catalana 
6
Čeština - Czech 
5
ქართველი - Georgian 
5
Srpski - Serbian 
4
Kiswahili سَوَاحِلي -  
3
Hrvatski - Croatian 
3
балгарская - Bulgarian 
2
हिन्दी - Hindi 
2
Lietuvių - Lithuanian 
2
қазақ - Kazakh 
1
Cebuano - Cebuano 
1
ترکمانی - Turkman (Arami Script) 
1
Ομάδα
Ελληνική
βιογραφία 
3
Βιβλιοθήκη 
3
Μάρτυρες 
3
Χάρτες 
2
Άρθρα 
2
Μέρη 
2
Μέρη & Οργανισμοί 
1
Το αποθετήριο αρχείων
MP3 
323
PDF 
31,485
MP4 
2,567
IMG 
202,078
∑   Συνολικά 
236,453
Αναζήτηση περιεχομένου
Kurdipedia είναι η μεγαλύτερη πολύγλωσση πηγές για την κουρδική πληροφορίες!
βιογραφία
Τζεμίλ Τουράν
Βιβλιοθήκη
Η επανάσταση στη Ροζάβα Δημοκρατική αυτονομία και απελευθέρωση των γυναικών στο συριακό Κουρδιστάν

Kurdipedia.org (2008 - 2024) version: 15.92
| Επικοινωνία | CSS3 | HTML5

| Σελίδα χρόνος γενεάς: 1.046 δευτερόλεπτο (s)!