Bahman Ghobadi
Bahman Ghobadi sineması, Orta Doğu ülkelerinin en özgün yapımları arasında yer alır. İşlediği konular, konularını ele alma şekli, metaforları, yoğun ve hafif anlatımıyla sinema çevrelerinin beğenisini kazanmış. Orta Doğu halkları ise Kürt asıllı İranlı yönetmeni bağrına basmıştır.
Dünya Sinema Tarihi 3. Dünya ülkelerinin sinemasını küçük bir başlıkta inceler. Bu küçük başlık altına sığmayan sinema insanları ise takdiri sinema tarihinden çok yaşadığı zamanın insanlarından bekler.
Bu gün Ve insan sakinleri için bir Bahman Ghobadi incelemesi hazırlamak istedik. Bahman Ghobadi kimdir, Bahman Ghobadi’nin diğer yönetmenlerden farkı nedir, Bahman Ghobadi filmleri nelerdir, gibi sorulara cevap vermek istiyoruz.
Bahman Ghobadi Sineması
Öncelikle Ghobadi’nin sinemasını bu kadar ön plana çıkaran nedir sorusuna cevap verelim. Sinemanın mekanik kısmında, yani işleyişini sürdüren oyuncular en farklı noktasıdır. Bahman, filmlerinde profesyonel oyuncularla neredeyse hiç çalışmamıştır.
Profesyonel olmayan insanları, yani halkın bizatihi kendisini oynatıyor filmlerinde. Halka, yaşamlarını oynatıyor, temsil ettiriyor. “Sarhoş atlar zamanı” ve “Kaplumbağalar da uçabilir” sinema tarihine -diğer başarılarının yanında- muhakkak ki bu yönüyle yazılacak.
Bahman filmlerinde oyuncuların trajediyi yansıtması inanılmazdır. Özellikle filmlerde oynayan çocuklar, hiç çekinmeden, bir trajedi sahnesinin temsilini yapmaktalar. Normalde hemen hemen her gün yaşadıkları trajedilerdir bu sahneler. Bahman’nın sineması burada en büyük samimiyetini yansıtır seyirciye. Diğer bir deyişle Bahman sinemasında filmlerde başrol de halktır, figüran da.
Bahman İran’da Makhmelbaf ekolünün de -İnanç, insan odaklı ve sürreal- temsilcilerindendir. Abbas Kiyarüstemi ile birlikte çalıştıktan sonra sinema kimliği neredeyse tamamen oturmuştur.
Bahman Ghobadi hayatı
1969 yılında İran’ın Bane kentinde doğan Bahman Ghobadi, öğrenimi sırasında bir radyoda çalıştı. Daha sonra Sanadaj’da genç bir amatör olarak film yönetmenleri grubuna katıldı ve onlarla kısa metrajlı filmler yapmaya başladı. Daha sonra sinema eğitimi almak üzere başkente giden sanatçı, eğitimini yarıda bıraktı.[1]
1995-1999 yılları arasında birçok ulusal ve uluslararası yarışmalarda ödül kazanan 10 kısa filme yönetmenlik eden sanatçının yapımları arasında Clermont-Ferrand Festivali’nde Jüri Özel Ödülünü kazanan “Siste Yaşam” filmi de bulunuyor.
1999 yılında, Abbas Kiyarüstemi’nin “Rüzgar Bizi Taşıyacak” filminin çekimlerinde baş asistan olarak çalışan yönetmen, Samira Makhmalbaf’ın “Kara Tahta” isimli filminde başrollerden birini de üstlendi.
Bahman Ghobadi filmleri
1- Sarhoş Atlar Zamanı
İranlı bir Kürt ailesinin fertleri, babalarının ölümünden sonra zor şartlar altında hayatlarını sürdürmektedir ki, kardeşlerden birinin acilen ameliyat olması gerektiği öğrenilir. Henüz 12 yaşındaki Eyüp, ailenin yeni lideri olarak güç bir durumda kalmıştır. Film, adını söz konusu coğrafyanın zor şartlarına has ilginç bir yöntemden; ayakta kalmaları için alkol verilen atlardan alıyor.
2- Kaplumbağalar da uçar
Saddam döneminden sonra Irak -Türkiye sınırındaki Kürt Mülteci kampında mayın toplayarak hayatlarını sürdürmeye çalışan çocukları anlatan film.
3- Gergedan Mevsimi
Ghobadi, 30 yıl önce ailesine öldüğü bildirildiği için, ülkeyi terk eden eşi ve çocuklarını bulmak için İstanbul’a gelen Sahel’in hikayesini geçmişi ve bugünü harmanlayarak anlatıyor.30 yıl sonra hapishaneden çıkan Şair Sahel, kendisini öldü bildiği için İstanbul’a giden karısını bulmak üzere İstanbul’a gelir. Sahel’in de, eşinin de hayatlarını alt üst eden kişinin de buluştuğu ortak nokta, “Aşk”tır.
4- Yarım Ay
Film horoz dövüşü yapılan bir yerde başlar. Daha filmin başından, Kako’nun ağzından filmin ilerleyeceği ana temanın ipucları verilir. İlerleyen sahnelerde sık sık başvurulan bu yöntemle bölge insanının yerel hayatı tüm çıplaklığıyla gözler önüne serilirken, teknoloji ve bazen harmanlanamamış / hazmedilememiş bilginin de tezahürünü bizlere gösterilir. Mamo ise bölgede tanınan meşhur bir bestecidir. İran ile Irak arasındaki sorunlar sebebiyle yanlarına bir türlü gidemediği halkına sonunda Amerika’nın Saddam Hüseyin’i devirmesiyle kavuşabilecek ve oğullarım dediği diğer müzisyenlerle beraber bir konser verecektir. Mamo’nun sonunda vize alabilmiş olduğunu duyan Kako bir servis otobüsünü hemen ayarlar. Ve yol üstünde Mamo’nun oğullarını da alarak -kimisini zar zor ikna ederek- M[1]amo ile buluşmak için yola koyulur.
Bu filmler dışında, Ülkesiz Bayrak, Tanrılarla Konuşmalar, Kimsenin İran Kedilerinden Haberi Yok, Daf, Annemin Ülkesinin Şarkıları ve Zendegi Dar Meh.