Söz ve müziğini yaptığı Kürtçe şarkıları seslendiren Yaser Edessa, yeni nesil gençliğin dengbêjlikten bihaber yaşadığını belirterek Gençlik, asimilasyon ve popüler kültürün etki alanlarından kendisini kurtaramıyor diyor.[1]
Söz ve müziğini yaptığı Kürtçe şarkıları seslendiren Yaser Edessa, yeni nesil gençliğin dengbêjlikten bihaber yaşadığını belirterek Gençlik, asimilasyon ve popüler kültürün etki alanlarından kendisini kurtaramıyor diyor.
Özgür basın geleneğinden gelen gazetelerde uzun süre dağıtım sorumlusu olarak çalışan, bir süre Mezopotamya Kültür Merkezi'nin idari yönetiminde de yer alan, Ammar ile Aşk Buydu sevgili adlı iki şiir kitabı bulunan Yaser Edessa, yıllardır kendi imkanları ile Kürtçe müziğe katkı sunuyor. Edessa, söz ve müziğini kendisinin yaptığı Kürtçe eserlere sponsor olmadan kendi imkanları ile klip çeken ve bunları sosyal medya üzerinden paylaşıyor.
Yasaklı kasetlerle başladı
Kürtçe müziğe merakının, Kürt dili ve müziğin yasak olduğu çocukluk dönemlerine denk geldiğini belirten Edessa, Babam uzun yol şoförüydü ve Irak'a gider gelirdi. Bir keresinde Şivan Perwer ve Gulistan Perwer’e ait, kopya bir kaset getirmişti. Onu evde sıklıkla gizli ve kısık sesle dinlerdik. O günden başladı diyor. Babasının da sesinin güzel olduğunu belirterek, Onun da kendi zamanında, köyünde ve çevre köylerde bir namı vardı diyen Edessa, sesini keşfettiği günden bugüne söylemeye devam ettiğini aktarıyor.
Kliplerini de kendi çekiyor
Seslendirdiği parçaların çoğunun kendisine ait olduğunu, müziğin belli bir icra alanı olmadığını anlatan Yaser Edessa, Müzik her yerde icra edilebilir, sokakta, evde, banyoda, mutfakta, dost meclisinde, sahnede. Ben de fırsatını bulduğum her mecrada yapıyorum. Lakin sahne yaptığım bir mekân veya alanım yok diyor. Fırsat buldukça kendi şarkılarına klipler çektiğini söyleyen Edessa, Klip masraflarının tamamını herhangi bir sponsor desteği olmadan kendim karşılıyorum diye belirtiyor.
Vandallar sürüsü
Kürtçe müzikte ayakların baş, başların ayak olduğu bir dönemi yaşıyoruz diyen Edessa, tehlikeli bir süreçten geçildiğini vurguluyor: Müziği tamamen yozlaştıran, dejenere eden, müzik cahillerinin kültür erozyonunun gölgesinde kalan bir durum söz konusu. Sosyal medya araçlarının bu kesimin elinde büyük ve tehlikeli bir araca dönüştüğünü görüyoruz. Yoğunca bir müzik ve ses kirliliğini bu araçlar ile kitlelere empoze eden bir vandallar sürüsüyle karşı karşıya Kürt müziği. Artık belirleyici olanının akademik eğitim, söz ve ses kalitesi olmadığını görüyoruz. Eğer sosyal medyada takipçi sayınız hayli yüksek ise ve çok beğeni alıyorsanız, müzikte dizginleri siz elinizde tutmuş oluyorsunuz.
Gençlik popüler kültürün etkisinde
Kürtçe müziğin, iki akor basarak gitar ve bağlama çalmaya çalışan, Kürtçe şarkıları tam dinlemeden derinliğini anlamadan ve üstelik dile hakim olmayan şarkıları yanlış söyleyen, entellektüel birikimden yoksun ve apolitik bir kesimin elinde can çekiştiğini söyleyen Yaser Edessa, bu kesime dur diyebilecek bir kontrol mekanizmasının da olmadığını söylüyor.
90'ların ruhunun Kürt müziğine getirdiği düzey ve anlamın geride kaldığını belirten Edessa Ama yeni bir anlam, düzey ve üretim yapmak için geçmişten beslenmek gerektiğini düşünüyorum. Mesela dengbêjlik geleneğimizden, o devasa kültürel mirastan bahsediyorum diyerek şöyle devam ediyor: Yeni nesil gençlik bundan bihaber yaşıyor. Müthiş bir asimilasyon ve popüler kültürün etki alanlarından kendisini kurtaramıyor. Gerçekten kaliteli müzik yapanlarda da elitizm hastalığı olunca ve kendini halkın üstünde görünce, meydan bu ayaklara kalıyor maalesef.
Amed'de klip çekeceğim
Yaser Edessa, en son Mardin'de söz ve müziği kendisine ait olan Dorî Dorî adlı parçasına klip çektiklerini belirterek, Bundan sonra da gücüm ve imkânlarım el verdikçe yapmaya devam edeceğim. Önümüzdeki günlerde Amed'te de bir klip çekmeyi düşünüyorum. Albüm hazırlığım da devam ediyor bilgisini paylaştı.